Kadınlar Neden Sadakatsizlik Yapar?
Emre Aydın, ‘Afili Yalnızlık’ adlı şarkısında “Aldatan kadın kadar düşman” diyor. Aldatan kadının erkeklerin gözünde düşman olarak görülmesi aslında şaşırtıcı değil. Tarih boyunca erkek aldatmasının toplum tarafından daha hoşgörülebildiği bir gerçek. Yakın zamana kadar erkeklerin aldatmaları evlilikleri sarsmaya başladığında, aile büyükleri toplanıp erkeğe uyarıda bulunur, kadına da “yuvanız dağılmasın” şeklinde öğütler verirdi. Oysa kadının aldatması asla affedilebilir bir durum olmamıştır…
Kadınlar Aldatıyor Çünkü…
“Eşinizden başka bir erkekten hoşlandınız mı?” sorusuna evliliği iyi giden kadınların yüzde 13’ü, evliliği kötü olan kadınların yüzde 100’ü “evet” demiş. Bu sonuç, mutsuz olan kadınların aldatma olasılığının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Feryel Tukel, kadınları aldatmaya iten etkenleri şu şekilde sıralıyor:
• Aile baskısı ile istenmeden yapılan evlilik
• Eşin pasif, güvensiz, agresif, otoriter, küçümseyici veya aşağılayıcı tutumları
• Aşırı kıskançlık, alkol ve şiddet gibi sorunlar
• Kalabalık ailede yaşamak, erkeğin her zaman ailesinden yana olması
• Erkeğin uzun süre evde olmaması, işkolik olması ve geç gelmesi
• Erkeğin cinsel açıdan bencil olması
• Aldatan eşten intikam alma isteği
Sayılarla Aldatma Araştırmaları
• 2005’te 41 ülkede gerçekleştirilen Global Seks Araştırması’na göre, Türkiye aldatmanın en yüksek olduğu ülke!
• Journal of Marital and Family Therapy dergisinde 2012’de yayımlanan bir araştırmaya göre, en az bir kez eşini aldatan evli erkeklerin oranı yüzde 22, kadınların oranı ise yüzde 14.
• Başka bir araştırmaya göre, aldatma sevgililer arasında daha yaygın. Evli çiftlerdeki aldatma oranı yüzde 21, sevgililerde ise yüzde 51.
• Amerikan Psikiyatri Enstitüsü Anketi’nin sonuçlarına göre, kadınların yüzde 26’sı, erkeklerin ise yüzde 31’i partnerlerini aldatıyor. Ancak uzmanlar, erkeklerin sayıları abartma eğiliminde olduğunu, kadınların ise ihanet konusunda gerçeği saklama eğiliminde olduğunu önermekte. Bu da aldatma yapan kadın sayısının erkeklerle nerdeyse eşit olduğu sonucunu doğuruyor. Aldatmanın tarihi belki de aşk kadar eski… Sosyologlar ve psikologlar asırlardır nedenlerini ve etkilerini araştırıyor. Gazetelerin magazin sayfaları sürekli aldatma haberleriyle doluyor ve yapılan araştırmalar, kadınların sadakatsizliğinin son 20 yılda yüzde 40 arttığını gösteriyor!
Aldatma, hem adrenalin hem de vicdan azabı yaşatan, aldatılan tarafa sırtından saplanan bir ok gibi acı veren karmaşık bir eylem. Basit olduğu kadar da karmaşık. İlişkinin istenilen gibi gitmemesi, yenilik arayışı, ego tatmini, ani heyecanlara yenilme gibi sebeplerle açıklanabilecek kadar basit ama sona eren bir aşkı bin parçalı bir bulmacaya dönüştürebilecek kadar da karmaşık. Yin yang felsefesini ve Dan Brown kitaplarında sıkça karşılaştığımız ‘mutlak iyi veya mutlak kötü yoktur’ öğretisini, Ahmet Altan’ın ‘Aldatmak’ romanında kocasıyla yaşadığı cinsellikten sonra komşusu Cem’le yaşadığı tutkunun esiri olan Aydan’ın hikayesini de işin içine katarsak, “Aldatan neden aldattı?” sorusunu akla getirmemek imkansız. Yanlış anlaşılmasın, aldatmayı karşı tarafın ilgisizliğine veya yetersizliğine bağlayıp hoşgörülebilir bir şey olarak düşünmek değil amacımız. Cesurca bunu ifade etmek ve eyleme geçmeden önce diğer ilişkiyi sonlandırmak en doğrusu. Biz aklımıza takılan soruları tartışalım ve “Kadınlar modern çağda daha mı çok aldatıyor?” sorusuna yanıt arayalım, uzmanlara danışalım istedik!
Modern Çağ ve Aldatma
Sadece gazetelerin magazin sayfalarında değil, kendi hayatlarımızda da aldatma son zamanlarda daha sık karşılaştığımız bir durum haline geldi. Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Feryel Tukel’in verdiği bilgilere göre, ABD’de yapılan bir araştırma, kadınların sadakatsizliğinin son 20 yılda yüzde 40 arttığını ortaya koyuyor. Auburn Üniversitesi sosyologları tarafından yapılan değerlendirmeye göre, erkekler hala aldatmaya daha yatkın ama cinsiyetler arasındaki fark giderek azalmakta ve bu, büyük oranda maddi bağımsızlık, iş dünyasında sağlanan sosyalleşme ve sosyal medyanın yaygınlaşmasına dayandırılmakta. Yani modern dönemlerde aldatma oranlarının artması, tüketim toplumunun bir sonucu olarak görülüyor; ancak bazıları bunu genetik faktörlerle de ilişkilendiriyor!
Aldatma Genetiği
Neden bazı insanlar tek eşliliğin güvenli sınırlarını aşmayı akıllarından bile geçirmazken bazıları için aldatma vazgeçilmez bir tutku haline gelir? Yüksek tansiyon, renkli göz, uzun boy, kolesterol gibi aldatma alışkanlığının da genetik olabileceğini, yani nesilden nesile geçebileceğini düşündünüz mü? Bazı gen mühendisleri, insanlarda aldatma geni olduğuna inanıyor. Bir araştırma çerçevesinde çalışan İngiliz bilim adamları, 18-60 yaşları arasında 5 bin kadına görüşmüştür. Bu kadınların yüzde 23’ü en az bir kez eşlerini aldattıklarını itiraf etmiş. Aynı araştırmada ikiz kadınlar da incelenmiş ve görülmüştür ki, ikizlerden biri aldatırsa diğerinin aldatma oranı yüzde 55’tir.
