Avrupa’nın En İyi 20 Restoranı | obilet.com
2019 Yılında Dünyanın En İyi 50 Restoranı liste sıralamasını henüz incelemediniz mi? Her ne kadar ilk 50 arasında yer almasalar da Türkiye’den bu yıl uzayıp giden listede iki restoran bulunuyor.
Bu yılki sıralamada, Şef Mehmet Gürs’ün daha önce de liseye girmiş olan restoranı Mikla 52. sırada yer alırken, Maksut Aşkar’ın Neolokalı 110. sırada bulunuyor. Favorilerimi daha ulaşılabilir kılmak için, Avrupa’nın En İyi 20 Restoranı şeklinde kısalttım.
Eğer seyahatlerinizi benim gibi gastronomi merkezli planlıyorsanız, bir sonraki yolculuğunuz neden bu restoranlardan birinin bulunduğu şehirlerden birine olmasın?
Liste oluşturulurken belirli bir kıstas kullanılmamıştır.
İşte Avrupa’nın en iyi 20 restoranı arasında sizin için seçtiklerim:
İçindekiler
- 1) Mirazur, Menton – Fransa
- 2) Noma, Kopenhag – Danimarka
- 3) Asador Etxebarri, Axpe – İspanya
- 4) Geranium, Kopenhag – Danimarka
- 5) Mugaritz, San Sebastian- İspanya
- 6) L’Arperge, Paris – Fransa
- 7) Disfrutar, Barcelona – İspanya
- 8) Azurmendi, Larrabetzu – İspanya
- 9) Septime, Paris – Fransa
- 10) Alain Ducasse au Plaza Athénéé, Paris – Fransa
- 11) Steirereck, Viyana – Avusturya
- 12) Tickets, Barselona – İspanya
- 13) Frantzén, Stockholm – İsveç
- 14) Alléno Paris au Pavillon Ledoyen, Paris – Fransa
- 15) The Clove Club, Londra – İngiltere
- 16) Piazza Duomo, Alba – İtalya
- 17) Elkano, Getaria – İspanya
- 18) Le Calandre, Rubano – İtalya
- 19) Nerua, Bilbao – İspanya
- 20) Mikla, İstanbul – Türkiye
1) Mirazur, Menton – Fransa
Michelin yıldızlı şef Mauro Colagreco’nun Mirazur restoranı, 2019 yılında Dünyanın En İyi Restoranı olma unvanını kazandı.
Mirazur’un mutfağında, Arjantinli şef Mauro Colagreco’nun önderliğinde muhteşem tabaklar oluşturuluyor.
Şef Colagreco, menüsünde çoğunlukla kendi bahçesinde yetiştirdiği ürünlere yer veriyor.
Mirazur’un tadım menüsünde en öne çıkan tabaklardan biri, tuzlu pancar, havyar kreması ile hazırlanan yılan balığı ve balığın yanındaki beyaz trüf sosu akan, fındıklı ve patatesli brioche ekmeği. Duyduğunuzda bile iştahlanmamak elde değil, ne dersiniz?
2) Noma, Kopenhag – Danimarka
Listede ikinci sırada, yemek için aylar öncesinden rezervasyon yaptırmanız gereken Noma yer alıyor.
Kısa bir kapanış döneminin ardından yeniden açılan Noma, sadece İskandinav Yarımadası’na özgü malzemeler kullanarak sunduğu yemeklerle dikkat çekiyor.
Noma’nın mutfağında, şef René Redzepi, gastronomi dünyasının en yenilikçi isimlerinden biri olarak tanınmaktadır.
Eğer bu vizyoner şefin elinden çıkan lezzetleri tatmak istiyorsanız, Kopenhag’a gitmenizi öneririm.
3) Asador Etxebarri, Axpe – İspanya
Basit malzemelerle eşsiz tatlar yaratan bir İspanyol şefin mutfağında yer almak isterseniz Asador Etxebarri’ye bir şans vermelisiniz.
Kendi restoranının dışında başka bir yerde çalışmamış olan şef Victor Arguinzoni, özellikle barbekü ve mangal konusunda muhteşem lezzetler sunuyor.
Şef Arguinzoni’nin imzasıyla hazırlanan özel lezzetler arasında ‘Palamos Karides’ ve ‘Dana Pirzola’ bulunmaktadır.
Yemek isimlerine bakarak aldanmayın; Şef Arguinzoni, basit malzemelerle muhteşem tatlar yaratan bir usta.
4) Geranium, Kopenhag – Danimarka
Geranium’un mutfağı, Bocuse d’or ödüllü Danimarkalı Şef Rasmus Kofoed’e emanet edilmiştir.
Üç Michelin yıldızı bulunan Geranium’un menüsü mevsimsel olarak değişir.
Yerel malzemelerle yaratıcı tabaklar
5) Mugaritz, San Sebastian- İspanya
İspanya’nın gastronomi cenneti Basque Bölgesi’nde en çok bilinen restoranlardan biri de Mugaritz’tir.
Mugaritz, sadece dünyanın en iyi restoranlarından biri olmanın yanı sıra, dünyanın en ünlü şeflerinden birçok ismi de mutfağında eğitmektedir.
San Sebastian’ı ziyaret ettiğinizde, deniz ürünleri ağırlıklı menüsü ile Mugaritz’e kesinlikle bir şans vermelisiniz.
6) L’Arperge, Paris – Fransa
Alain Passard’s Place olarak da bilinen L’Arperge’de, sebzelerin üç Michelin yıldızlı Şef Alain Passard’ın ellerinde gerçek bir sanat eserine dönüşmektedir.
Şef Passard’ın birçok imza yemeği vardır, ancak en popülerleri beyaz kuşkonmaz ile hazırlanan ‘White Asparagus in Spring’ ve trüf mantarı ile yapılan ‘The Arrival of Black Truffles in Autumn’, mevsim sebzeleriyle doldurulmuş ‘Dumpling’’dir.
Adından da anlaşılacağı üzere, Şef Alain Passard yemeklerini hazırlarken genellikle mevsime özel ürünler kullanmaktadır.
7) Disfrutar, Barcelona – İspanya
Disfrutar, geçmiş yılın listeye en hızlı giriş yapan restoranı unvanını elinde bulunduruyor.
2018 yılında 18. sırada yer alan Disfrutar, bu yıl 9. sıraya yükseldi.
Yaratıcı yemekler arasında sandviç formundaki ‘Gazpacho’ çorbası, çıtır yumurta sarısı ve likit salatalar gibi oldukça ilginç lezzetleri deneyimlemek isterseniz Disfrutar’a mutlaka uğrayın.
Disfrutar’ın mutfağı Oriol Castro, Mateu Casañas ve Eduard Xatruch’a emanet edilmiştir.
8) Azurmendi, Larrabetzu – İspanya
Listede 14. sırada yer alan ’Westholme Highest Climber Award’ ödüllü restoran Azurmendi öne çıkıyor.
Sürdürülebilir ve yaratıcı mutfağı ile tanınan Azurmendi’nin şefliğini Şef Eneko Atxa üstlenmektedir.
İkram ettiği yemeklerle insanı evinde yemek yiyor gibi hissettiren Şef Eneko Atxa, gastronomi tutkusunu şu şekilde ifade ediyor:
‘Hayal etmek, seyahat etmek, keşfetmek, bulunduğu yeri hissetmek, köklere dokunmak ve başladığınız noktaya uçmak.’
Benim yorumum, Atxa’nın, kendi yetiştirdiğiniz sebze ve meyvelerle hazırlanan yemeklerin katacağı mutluluğun oldukça özel olduğunu ifade ettiğidir. Siz de bu kadar tutkulu birinin mutfağında yemek istemez misiniz?
9) Septime, Paris – Fransa
Septime’in, sunduğu lezzet patlaması yaratan tabakların en güzel yanlarından biri, birçok restoranla kıyaslandığında daha makul fiyatlar sunmasıdır.
Fransız şefi Bertrand Grébaut, mevsimlik ürünler kullanarak Septime’nin mutfağında harika tabaklar hazırlıyor.
Fransız mutfağının öne çıktığı Septime, gastronomi tutkunlarının tercih ettiği yerlerin başında geliyor.
Gastronomi dünyasında saygın bir yeri olan Şef Bertrand Grébaut, tabaklarını ‘sofistike’ bir dille tanımlıyor.
10) Alain Ducasse au Plaza Athénéé, Paris – Fransa
Fransa’nın en ikonik şeflerinden biri olan Alain Ducasse’nin restoranında ‘Doğallık’ teması ön plana çıkıyor.
Alain Ducasse au Plaza Athénéé’nin mutfağında kullanılan tüm malzemeler günlük olarak Château de Versailles’dan temin ediliyor.
Şef Alain Ducasse, harika bir gastronomi deneyimi yaşamak isteyenleri Paris’in en hareketli bölgelerinden birinde bulunan Plaza Athénéé otelinin restoranına bekliyor.
11) Steirereck, Viyana – Avusturya
Dış görünüşü itibarıyla sıradan malzemelerle yemek hazırlayan bir restoran gibi görünse de Steirereck, Avusturya mutfağına modern bir bakış açısı kazandırıyor.
Bir aile işletmesi olan restoranın şefi Heinz Reitbauer, en iyi yemeklerin en taze malzemelerle yapılabileceğine inanıyor ve kullandığı her malzemeyi dikkatle seçiyor.
Reitbauer’in imza yemeklerinden biri, polen, sarı havuç ve ekşi krema ile pişirilen tatlı su balığı ‘char’dır.
12) Tickets, Barselona – İspanya
Tickets’da her lokma, damağınızda tahmin ettiğinizden çok daha farklı tatlar bırakacak, diyor İspanyol şef kardeşler Ferran ve Albert Adrià.
Özel bir tadım menüsü bulunmayan Tickets, Chef Fran Agudo’nun elinden çıkan ve aklınızı başınızdan alacak lezzetler tatmak isteyenleri bekliyor.
13) Frantzén, Stockholm – İsveç
Frantzén’in mutfağı, şeflik kariyerine İsveç Ordusu’nda başlamış olan Björn Frantzén’e aittir.
Yerel ve uluslararası lezzetlerden ilham alan Frantzén, mutfağında klasik ve modern teknikleri birleştirerek Asya ve Kuzey Avrupa mutfaklarını harmanlamaktadır. Bu da karşı konulmaz tatların ortaya çıkmasına neden oluyor.
Frantzén’in popüler imza lezzetlerinden biri de trüf mantarı, soğan, peynir ve özel bir balzamik sirke ile hazırlanmış kızarmış ekmeklerdir.
14) Alléno Paris au Pavillon Ledoyen, Paris – Fransa
Geleneksel Fransız mutfağının izlerini taşıyan Alléno Paris au Pavillon Ledoyen için tam bir Parizyen tarif etmek abartı olmaz.
Restoranın ünlü şefi Yannick Alléno’nun imza tabaklarının görselliği bile etkileyici.
Özellikle Kalamata zeytini ile hazırladığı özel köpüğü geleneksel Fransız sosları ve farklı malzemelerle harmanlayarak hazırladığı kalkan balığı, Alléno Paris au Pavillon Ledoyen’in öne çıkan yemekleri arasında yer alıyor.
15) The Clove Club, Londra – İngiltere
Modern İngiliz mutfağının sıradışı lezzetlerinin sunulduğu restoranlardan biri olan The Clove Club, şef Isaac McHale tarafından yönetilmektedir.
The Clove Club’da sunulan iki tadım menüsü bulunmaktadır. Bunlardan ilki ‘Full Tasting Menu’ altında sunulmaktadır. Diğeri ise, beş tabaktan oluşan ve şarap ile çay eşleştirmeleri de bulunan ‘Five Course Menu’. Bu menünün en güzel yanı, öğle saatlerinde de sipariş edilebilmesidir.
The Clove Club’ın şefi Isaac McHale’nin en sevilen imza lezzetlerinden biri, fındık ve mandalina ile yapılan özel bir sosla servis edilen deniz tarağıdır.
İkram edilen tatlılardan biri ise buzlu mandalina ile servis edilen ‘Buttermilk Mousse.’
16) Piazza Duomo, Alba – İtalya
İtalya’nın gastronomi açısından bir hayli zengin bir bölgesinde yer alan Piazza Duomo, konuklarına damak çatlatan lezzetler sunmaktadır.
Trüf mantarı ve şarapla tatlandırılan yemeklerin ağırlıklı olduğu harika bir mutfağa sahip Piazza Duomo.
Şef Enrico Crippa’nın öne çıkan imza yemeklerinden biri biraz şaşırtıcı; 21…31…41…51… adını verdiği, içinde birçok sebze bulunan salatadır. Salatanın içinde yer alan yeşillik ve sebzelerin sayısı mevsimlere göre değişiklik göstermektedir. Bu da salatanın adının sayılardan oluştuğunu düşündürüyor.
Kalabalık masalarda saatler süren bir İtalyan akşam yemeği geleneğini yaşatan Piazza Duomo, trüf mantarı ve şarap anavatanlarından biri olan İtalya’da, basit ama etkileyici bir restoran deneyimi sunmaktadır.
17) Elkano, Getaria – İspanya
Elkano’ya babasından Aitor Arregui‘den öğrendiği sırları mutfağına yerleştirerek harikalar yaratan şef Pedro Arregui hayat veriyor.
İspanya’nın gastronomi cenneti Bask Bölgesi’nin en iyi restoranlarından biri olan Elkano, günümüzde aile işletmesi geleneğini sürdürmektedir.
Babasının vefatından sonra ilk Michelin Yıldızı’nı kazanarak kendi izini bırakan Pedro Arregui’nin imza yemekleri arasında balık temalı tabaklar öne çıkıyor.
18) Le Calandre, Rubano – İtalya
Le Calandre, aile işletmesi ortamında samimi bir restoran deneyimi yaşamak isteyenleri bekliyor.
Şef Massimiliano Alajmo, klasik İtalyan lezzetlerine yaptığı dokunuşlarla damak tadını bambaşka bir düzeye çıkarıyor.
Üç farklı tadım menüsü seçenekleri sunan Le Calandre’nin imza tatları arasında badem sütü ve fesleğenle yapılan ‘Almond Mozarella’ ve sunumu ile şaşırtan ‘Tiramisu in a Pipe’ bulunmaktadır.
19) Nerua, Bilbao – İspanya
Modern sanatın kalbinin atmakta olduğu bir noktada, Guggenheim Müzesi’nin içinde yer alan Nerua, Şef Josean Alija’nın tabakları ile adeta bir sanat eserine dönüşmektedir.
Modern sanat duygusunu mutfakla birleştiren Şef Josean Alija’nın menüsünde deniz ürünleri ve sebzeler ağırlıkla kullanılmaktadır.
Pancar, yeşil elma ve kum midyesi kreması ile hazırlanan özel soslu tütsülenmiş yılan balıklı ravioli Şef Alija’nın imza yemeklerinden biridir.
20) Mikla, İstanbul – Türkiye
Dünyanın En İyi Restoranları sıralamasında yer alan Şef Mehmet Gürs’ün Mikla restoranı, listeye giren ilk Türk restoranı olma unvanını taşımaktadır.
Mikla, yarattığı ‘Yeni Anadolu Mutfağı’ konsepti ile dikkat çekiyor; şef Mehmet Gürs, Türk ve İskandinav kültür birikimini dengeli bir şekilde menüsüne yansıtıyor.
Anadolu’nun dört bir yanından özenle seçilen malzemelerle hazırlanan tabaklar, Mikla’da İstanbul’un muhteşem manzarası eşliğinde sunuluyor.