Türk Erkeği, Derdini Anlatmadan Çözüm Arıyor
Türk Üroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Semerci, Türk erkeklerinin cinsel sorunlarını çözmek için doktora gitmekte hâlâ zorluk çektiğini ve gidenlerin de şikayetlerini dile getirmekte isteksiz olduğunu ifade etti. Semerci, “Üroloğa gelen erkekler genellikle ‘idrar şikayetim var’ demekte. Ancak biraz sohbet ettiğimizde, asıl amaçlarının cinsel fonksiyon bozuklukları olduğunu anlıyoruz” diye belirtti.
Aynı zamanda Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı olan Prof. Dr. Semerci, AA muhabirine Türk Üroloji Derneği’nin 1933 yılında 14 üroloğun bir araya gelmesiyle kurulduğunu ve Aralık 2013’ten bu yana derneğin başkanlığını yürüttüğünü söyledi.
Türkiye’de yaklaşık 1600 üroloji uzmanının derneğe üye olduğunu ve 10 şubesinin bulunduğunu vurgulayan Semerci, ürologlar arasındaki sosyal ilişkileri güçlendirip eğitim faaliyetleri düzenlediklerini belirtti. Ayrıca, çeşitli kongreler aracılığıyla yeni gelişmeleri üyeleriyle paylaştıklarını ekledi.
Semerci, Türk Üroloji Derneği’nin bugüne kadar başkanlarının hep İstanbul’dan seçildiğini, başkanlığı İzmir’e taşımaktan büyük bir onur ve gurur duyduğunu ifade etti.
“Türk erkeği cinsel sorununu anlatmakta çekiniyor”
Türk Üroloji Derneği olarak halkı bilinçlendirmeye yönelik faaliyetlerde bulunduklarını ve düzenledikleri toplantılar sayesinde cinsel ve ürolojik hastalıklarla ilgili neler yapılabileceği hakkında bilgiler verdiklerini söyleyen Semerci, şöyle devam etti:
“Türkiye, hâlâ kapalı bir topluma sahip. Türkiye’yi doğu ülkesi olarak değerlendirebiliriz. Özellikle erkekler açısından bakacak olursak, ürolojinin bir alt branşı erkeklerin cinsel fonksiyonlarıyla da ilgileniyor. Erkekler genellikle bu cinsel fonksiyon bozukluklarını bize açıklamakta zorlanıyor. Üroloğa gelen erkekler ‘idrar şikayetim var’ diyor, ama biraz derinlemesine konuştuğumuzda aslında sertleşme, erken boşalma gibi cinsel fonksiyon bozuklukları sebebiyle geldiklerini anlıyoruz. İdrar şikayetiyle geliyorlar, ancak asıl niyetleri cinsel fonksiyon bozuklukları. Elbette geçmişe göre bu konuda bir ilerleme kaydedildi. Daha az çekinik davranılıyor ancak Avrupa ülkeleri veya ABD ile kıyasladığımızda hâlâ gerideyiz. Cinsel fonksiyon bozuklukları tedavi edilebilir rahatsızlıklardır. Hekime gitme konusunda biraz daha zamana ihtiyacımız var gibi görünüyor.”
(AA)
