Aşk ve İlişkiler

Snoob Nedir? | İlişkiler Hakkında

Muhtemelen “snoob” terimini daha önce duymamış olabilirsiniz, ancak ne anlama geldiğini deneyimlemişsinizdir; bu, konuşmadaki akışı kesen akıllı bir sessizliktir. Küçük iş toplantılarında, partnerinizle derin sohbetlerde veya yakın arkadaşlarınızla gündelik diyaloglarda bile karşılaşabilirsiniz. Çoğu kişi için bir snoob, sosyal bir alarm zili gibidir ve kaygı yaratabilir; bu durum zihinlerimizin hemen harekete geçmesine neden olur. Ancak, konuşma sırasında doğal bir duraklama olduğu konusunda genel bir kanaat vardır. Bu hislerle başa çıkmak ve bu sessizlik anlarında kendinizi daha rahat hissetmeyi öğrenmek mümkündür. Snoob’larla başa çıkmanın daha fazlası şu şekildedir:

Bu terim, Fifty Words for Snow podcast’inde tanıtıldı. Sunucular Maggie Rowe ve Emily Garcés, benzersiz kelimeleri keşfettikleri ve eksik olduğunu düşündükleri kelimeleri ele aldıkları düzenli bölümlerden biri aracılığıyla bu terimi yaydılar.

Maggie Rowe, Psychology Today’deki bir yazısında, “Son zamanlarda, podcast’te Eric Giancoli adında bir konuk vardı ve o an konuşma esnasında meydana gelen bu tuhaf, savunmasız boşluk için kendi yarattığı terimi sundu: Snoob” dedi. Rowe’ye göre, farklı kişilik tipleri snoob’a farklı şekillerde tepki verirken, hemen hemen herkes için bu rahatsız edici sessizlikler kafa karıştırıcı olabiliyor. O anlar bazen sonsuz gibi hissettirebilir ve birçok varsayımda bulunmamıza neden olabilir.

Fordham Üniversitesi’nden Psikoloji Profesörü Dean McKay, bilişsel-davranışsal psikolog olarak, konuşmalardaki sessizlikle başa çıkamamanın yaygın ve doğal bir durum olduğunu belirtiyor. Bir sohbette: “Kendimize sıkça ‘Neden kimse konuşmuyor?’ diye soran içsel bir diyalog başlatırız. Eğer etrafınıza bakarsanız ve herkes birden sessizleşirse, bunun ne anlama geldiğine dair bir anlam bulmaya çalışırız. Bu, bazı rahatsız edici duygularla başa çıkmaya yönelik uyarlanabilir bir davranıştır. Evrimsel olarak, insanların niyetlerini anlamak önemlidir; eğer konuşmuyorlarsa bu durumu anlamak daha zordur.”

Ancak sessizliğin “garip” olduğu sonucuna varmak daha çok kişisel bir mesele. Bazı insanlar, karşılarındakiyle sessizce vakit geçirmekten memnuniyet duyar. Örneğin, biriyle birlikte uzun bir yolculuğa çıkabilir ve tamamen sessiz kalabilir; bu durum sizi rahatsız etmeyebilir. Eğer bu durumdan rahatsızlık duyuyorsanız, bu daha çok sizinle ilgili bir “sorununuzdur” ve daha az “onların sorunudur.”

Kaygılı eğilimlere sahip bireyler, sessizliği özellikle zor bulabilir; çünkü bu kişiler genellikle konuşmadaki bir duraksamayı olumsuz ya da kişisel bir sorun olarak yorumlama eğilimindedir.

Kaygılı insanlar, sessizliğe sıkça “zihinsel okuma” ile tepki verir. Zihinsel okuma, diğer kişinin neden sessiz olduğunu veya neden böyle davrandığını tahmin etme çabasıdır. Bu süreç, normal olup pek çok insan zaman zaman bu tür çıkarımlarda bulunur. Ancak kaygılı bireyler, olumlu yerine olumsuz varsayımlarda bulunmaya daha yatkındır: “Durum kötü mü?”, “Ben mi sıkıcıyım?”, “Yoksa bir şey mi söyledim?”, “Onlar burada olmak istemiyor olabilir mi?” gibi. Uzmanlar, bu eğilimi sorgulamanın ve mücadele etmenin yardımcı olabileceğini, çünkü varsayımlarımızın çoğunlukla yanlış olduğunu belirtiyor.

Eğer biriyle sessizce otururken, kendi kendinize “konuşmak istemiyorlar, benden hoşlanmıyorlar, sıkılıyorlar” gibi düşünceler geçiyorsa, bu düşüncelerin mantıklı olup olmadığını sorgulamak için kendinize şu soruyu sormalısınız: “Bunun için gerçekten elimde bir kanıt var mı?”

Gruplar içinde sessizliğe evrimsel bir tepki oluşmuş olsa da, belirli yakın ilişkilerde konuşma duraklamalarına daha rahat yaklaşmayı öğrenebiliriz. Bu, daha iyi bir dinleyici olmamıza ve anlamadığımız şeyleri söyleme olasılığımızı azaltmamıza yardımcı olabilir. Sessizliğe alışmak, “o filtreyi” geliştirerek gereksiz veya zararlı şeyler söylememizi engelleyebilir.

Cleveland Clinic’ten klinik psikolog Susan Albers de bu görüşü paylaşıyor. “Sessizliğe alışmak gerçekten önemlidir. Bu, insanların düşünmesine ve sakin bir şekilde tepki vermesine olanak tanır” diyor.

Ayrıca, duygular hakkında konuşurken, bir duraklama veya sessizlik anı, diğer kişinin duyguyu sizinle birlikte hissetmesine yardımcı olabilir. Bu, samimiyet oluşturur ve sessizliği sürdürebilen kişiler genellikle güvenilir ve kendinden emin olarak algılanır.

Peki, çoğumuza garip gelen bu “snoob” anını nasıl kabul edebiliriz? Sorular sormak, konuşmayı canlandırmanın ve sürdürmenin bir yolu olabilir, ayrıca iyi dinlemek, sessizlik anlarında kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlar.

Kaynak: Sheila Baylis. “What Is a ‘Snoob’? And How Do You Get More Comfortable With It?”: Şuradan alındı: https://www.wellandgood.com/what-is-snoob-explainer/. (19.11.2024).