İlişkide güveni yeniden tesis etmek için 8 adım

Güveni yeniden kurmak, tek bir konuşmayla mümkün değildir. Zaman, niyet ve her iki tarafın da tutarlı çabaları gerekmektedir. İster güveninizin sarsıldığı bir süreçten geçiyor olun, ister zor bir dönemin ardından yeniden bağlantı kurmaya çalışıyor olun, bu adımlar daha sağlam bir temel oluşturmanıza ve gelecekte daha dürüst, empatik ve dikkatli bir şekilde ilerlemenize yardımcı olabilir.

1. Açık iletişim kurun

İyi bir ilişkide, küçük ya da büyük, hiçbir yalanın yeri yoktur; ima yoluyla bile olsa. Bazen gerçeği gizleyerek karşımızdakini koruduğumuzu düşünebiliriz, ancak bu, onların hayatını etkileyebilecek önemli bir bilgiden mahrum bırakmak anlamına gelir, diyor klinik psikolog Dr. Nicole LePera. Çoğu zaman, gerçeği gizlememizin sebebi karşımızdakini değil, kendimizi koruma isteğimizdir.

Açık iletişim, gerçekten istediğimiz ve ihtiyaç duyduğumuz şeyleri net bir şekilde ifade etmek, diğer kişinin bunu tahmin etmesini beklememektir. Eğer bunu yapmakta zorlanıyorsanız, neden çekindiğinizi düşünün. Karşınızdakinin tepkisinden mi korkuyorsunuz? Belki bu korkuyu, gerçek bir tepkiye değil, kendi varsayımlarınıza dayandırıyorsunuz.

Dürüst iletişimi aşırı eleştiri ile karıştırmayın. Açık iletişim, karşınızdaki kişinin karakterine saldırmak yerine, sadece belirli eylemler veya davranışlara odaklanır. Diğer taraftan, eleştiriler genellikle şu kalıplarla başlar:

• Sen hep …
• Sen asla …
• Neden … yapıyorsun?
• Neden … yapmıyorsun?

Bu tür ifadeler ile başlayan konuşmalar karşı tarafı savunmaya iter. Bu tür ifadelerden kaçınmak ve genel iletişim becerilerinizi geliştirmek, zamanla kırılan güveni onarmanıza ve yakınlığı yeniden tesis etmenize yardımcı olabilir.

2. Hatalarınızı kabul edin ve içten bir özür dileyin

Eğer çatışma çözme yaklaşımınızda özür dilemek yoksa, stratejinizi gözden geçirmenizin zamanı gelmiştir. Gerçek bir uzlaşma, hataları kabul etmeyi ve samimi bir özrü içerir. Ortak bir noktaya ulaşsanız bile, sorumluluk almak ve özür dilemek, güvenin yeniden inşasında büyük önem taşır.

Bazı kişiler, samimi bir özür dilemenin nasıl olması gerektiğini bilemeyebilir. Savunmasız görünmekten ya da hatalarından dolayı utanç duymaktan çekinirler. Bu nedenle, “Senin böyle hissetmene üzüldüm” gibi gerçek bir özür niteliği taşımayan ifadeler kullanabilir veya özürden tamamen kaçınabilirler.

Ancak, özürden kaçınmak ilişkileri olumsuz etkileyebilir. İyileşmeye başlamak ve güveni yeniden tesis etmek için, savunmasız olmayı göze almalı ve zor konuşmalara cesaretle katılmalısınız. Samimi bir özür, şunları içermelidir:

• Yaptığınız eylemleri kabul etmek
• Verdiğiniz zarardan dolayı pişmanlık ifade etmek
• Hatanın tekrarlanmaması için atacağınız adımları belirtmek

3. Zor gerçekleri paylaşmaya istekli olun

Güveni yeniden inşa etmek, çoğu zaman yüzeyin altına inmek anlamına gelir. Sürekli iletişim önemlidir, ancak hassas veya rahatsız edici konularda dürüst olmak başka bir meseledir. Belki hâlâ paylaşmadığınız bir kırgınlığınız var. Belki de tam olarak üstlenmediğiniz bir hata yaptınız. İşte güvenin yeniden inşa edildiği ya da daha da zedelendiği anlar bunlardır.

Zor da olsa gerçeği ifade ettiğinizde, partnerinize amacınızın sadece huzuru değil, aynı zamanda iyileşmeyi sağlamak olduğunu gösterirsiniz. Kaçınma yerine savunmasızlığı seçerek daha derin bir bağ için alan açarsınız. Bu da zamanla güveni daha sağlam bir şekilde geri getirir.

4. Affetmeyi uygulayın

Affetmek, sağlıklı ilişkiler için olduğu kadar kişisel sağlığınız için de hayati bir önem taşır. İlişkiyi onarma yoluna girmek yerine bitirmeyi seçseniz bile, affetmek öfke, kırgınlık ve diğer olumsuz duygulardan kurtulmanızı sağlar. Bu, aynı zamanda kendi katkılarınızı veya görmezden geldiğiniz işaretleri affetmeyi de içerir. Kendini affetmek, iyileşme sürecinin önemli bir parçasıdır ve netlik ile şefkatle ilerlemenin önünü açar.

Affedemediğimizde ya da affetmeyi reddettiğimizde; öfke, umutsuzluk, üzüntü ve kafa karışıklığı gibi duygular hayatımızda kalır. Bu duygular hem sağlığımızı hem de ilişkilerimizi olumsuz etkiler. Prof. Dr. Everett Worthington’un araştırmasına göre, affetme pratiği daha iyi bir ruh sağlığı ve yaşam kalitesi sağlar.

Affetmek, ilişkiyi sıfırlamanıza ve yeniden başlamanıza olanak tanır. Öfkeye tutunmanın size zarar verdiğini kabul ederek başlayabilirsiniz. Geçmiş yerine geleceğe odaklanarak durumu yeniden çerçevelendirin. Bu, ilişkileri olduğu gibi kabul etmenize ve olumsuz düşüncelerin yerini olumlu düşüncelerin almasına yardımcı olur.

5. Birlikte kaliteli zaman geçirin

Hayatın yoğunluğu içinde — iş, çocuk bakımı, ev işleri — partnerinizle ya da arkadaşlarınızla aranızda mesafe oluşabilir. Yakınlık ve iletişim istiyorsanız, kaliteli zaman ayırmayı düşünün.

Kaliteli zaman geçirmek, karşınızdakine bölünmemiş dikkatinizi vermektir. Bu, illa ki göz göze oturup konuşmak anlamına gelmez. Bir etkinlik paylaşmak da buna dahildir. Zaman nasıl geçirildiği önemli değildir; en önemli şey birbirinize odaklanmaktır. Bu, karşınızdaki kişiye onun sizin için önemli olduğunu ve birlikte vakit geçirmekten hoşlandığınızı gösterir.

6. Nezaket ve takdir gösterin

İyi ilişkiler, ister sözlü ister sözsüz olsun, bağlantı ihtiyacınızı karşılar. Kaliteli zamanın yanı sıra, nezaket ve takdir de ilişki bağlarını güçlendirir. Bu, karşınızdakine onu neden ve nasıl takdir ettiğinizi ifade etmek olabilir. Uzaktaki bir arkadaşınıza evcil hayvanının kaybı üzerine çiçek göndermek gibi eylemler de buna dahildir.

Yazar Brené Brown, güven inşasını “mermi kavanozu” metaforuyla açıklar: Her nezaket ve güven eylemi, kavanoza bir mermer ekler. Kavanoz dolduğunda, gerçek güven oluşur ve bu, daha derin bir savunmasızlık ve bağ oluşturma olanağı sağlar.

7. Sağlıklı sınırlar koyun

Sınırlar, sağlıklı ilişkilerin temel niteliklerindendir. Sınırlar olmadığında, başkaları zamanınızı, alanınızı ve duygularınızı sömürebilir. Sınırlar koymak, başkalarına sizin en iyi nasıl işlediğinizi göstermektir. Bu, bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde ruhsal enerjinizin tükenmesini önler.

Her ilişkide sınırlarınız farklı olabilir; bu normal ve hatta faydalıdır. Arkadaşlarınızla koyduğunuz sınırları, partnerinizle koyduğunuz sınırlarla aynı tutmak zorunda değilsiniz. Brené Brown’a göre, sağlıklı sınırlar bireyselliği korurken bağlantıyı güçlendirir. Nerede sizin bittiğinizi ve karşı tarafın nerede başladığını anlamak, ilişkide şefkat ve empatiyi artırır. Ayrıca sınırlar, ilişkinin sona ermesi gerektiğini anlamanıza da yardımcı olur.

8. Çift terapisi veya ilişki koçluğu deneyin

Birçok kişinin düşündüğünün aksine, çift terapisi illa ki ilişkinizin kötü durumda olduğu anlamına gelmez. Aksine, bu proaktif bir yatırımdır. Doğru yönlendirmeyle, çift terapisi sorunları aşmanıza ve sağlıklı, mutlu bir ilişkiyi beslemenize yardımcı olur. Terapi, şunları sağlar:

• Çift terapistinin tarafsız bir rehber olarak sunduğu dürüst ve açık iletişim için güvenli bir alan
• Çatışmaları yapıcı biçimde çözmek için fırsatlar
• Terapistin yönlendirdiği iletişim egzersizleri ve karşılıklı sorumluluk
• Duygusal ihtiyaçları keşfetmek ve yakınlığa engel olan bariyerleri aşmak için güvenli bir ortam

Eğer partneriniz profesyonel yardım almak istemiyorsa, bir ilişki koçu da iyi bir alternatif olabilir. İlişki koçları, ilişkilerinizi anlamanıza ve kişiler arası sorunları çözmenize yardımcı olur.

Kaynak: Elizabeth Perry. “How to rebuild trust in a relationship: 8 steps”. Şuradan alındı: https://www.betterup.com/blog/how-to-fix-a-relationship. (08.05.2025).