Aşk ve İlişkiler

İlginç Çekicilik Formülü: Amigo Kız Etkisi

Kendinizi ne kadar çekici buluyorsunuz? Lütfen bu soruyu yanıtlamadan önce sağınıza, solunuza ve yeniden sağınıza bakmanızı rica ediyoruz. Çünkü ilginç bir gerçek var! Çekicilik katsayımız, çevremizdeki insanlarla doğrudan ilişkilidir. ‘Birimiz hepimiz için, hepimiz daha çekici görünmek için’ sloganıyla yola çıkıyoruz. Şimdi dostlarınıza teşekkür ederek bizimle birlikte çekiciliğin sırrını keşfetmeye başlayabilirsiniz.

Yazı: Baran Alışkan

Soğuk bir günde, sıcak bir kafede arkadaşlarınızla birlikte oturduğunuzu hayal edin. Hayal edin, çünkü uzun zamandır böyle aktivitelerden uzak kaldık. Arkadaşınız kahvesinden bir yudum almaya hazırlanırken, usulca ona söylüyorsunuz: ‘Çaktırmadan bak, camın önündeki çocuk bana bakıyor mu?’ Ardından normal yaşamınıza devam ediyorsunuz. O şartlar uygun olduğunda, o kişiye dikkatlice bir bakış atıyorsunuz. Antik Roma döneminden fırlamış bir gladyatör gibi etkileyici değil mi?

Kalabalık arkadaş grubuyla savaştan çıkmış gibi, zırhı ve atıyla bir köşede duruyor. Modern gladyatörünüz, cappuccino’sundan kalan köpükle kalbinize hücum ediyor. Diğer yakışıklılar, kendine özgü bir havayla yüksek sesle gülerken; siz Eros’un okunun üzerine bir bardak soğuk su sipariş ediyorsunuz. Çekicilik formülleri tekrar değerlendirilirken bu satırlardan aklınıza gelsin. Çünkü aydınlanmak üzeresiniz… Bingo! Modern gladyatörünüzün çekiciliği sıradan arkadaşlığın ötesine geçtiği için artık her şey mümkün. Onu beğenmekte sonuna kadar haklısınız, çünkü zihniniz minik bir oyun oynamaya başlamış durumda.

‘Böyle bir şey olabilir mi?’ demeden önce Londra Üniversitesi’nden Dr. Nicholas Furl’a kulak verelim. Yapılan araştırmalara göre, bir grup içindeki bireylerin çekici olduğu bir ortamda herkesin çekicilik seviyesi -daha az yakışıklı/ güzel olsalar bile- artış gösteriyor. Görünen o ki, sosyal çevreniz sizi hem rezil hem de vezir yapabilir. Çekicilik; duruş, bakış, koku, form, tarz ve enerji gibi unsurlarla şekillenirken; grubun sinerjisi, bu unsurların işleyişinde etkin başka bir faktör olarak kabul ediliyor.


Amigo kız etkisi, bir grup insanın -cinsiyet fark etmeksizin- hep birlikteyken daha çekici ve seksi görünmesi anlamına geliyor.

ONAYLI ÇEKİCİLER

Tanınmış bazı isimlerle arkadaş durumundan çekiciliği pekiştirebiliriz. Kült dizi Friends’in Ross, Joey ve Chandler’ı, bireysel olarak ilk görüşte aşkın başrolleri olmasalar da birlikteyken kolaylıkla potansiyel partnerler arasına katılabilirler. Monica ve Rachel onlara aşık olmaya hak kazanmıştı. Bir dönemde popüler olan One Direction üyeleri de benzer bir duruma sahip. Elbette Harry Styles ve Zayn Malik’in diğer üyelerin çekiciliğini artırdığı gerçeğini unutmamak gerek. Harry’nin aşk geçmişi ve Gigi Hadid ile evlenen Zayn, bu alanda birer senaryo yazıcısı gibi. 90’lı yılların popüler müzik grubu Grup Laçin’i de eklemeyi isteriz ama onların ‘Bu sene de bekar geziyoruz’ mottosuna sıkı sıkıya bağlı olduklarını biliyoruz. Elbette How I Met Your Mother’daki Barney, Marshall ve Ted üçlüsünü de unutmayalım. Peki, ekibin çapkını Barney Stinson’ın konuyla ilgili ‘cheerleader effect’ teorisini daha önce duymuş muydunuz? Çekicilik, nesnel bir gerçek mi, yoksa zihnimizin bir oyunu mu? Belirsiziz…

DAHA FAZLA TEORİ, DAHA FAZLA ETKİ

Bir kurgusal karakter olarak hayatımıza dâhil olan ve Neil Patrick Harris tarafından canlandırılan usta çapkın Barney Stinson, dizinin 2008 yılında yayınlanan bir bölümünde ‘amigo kız etkisi’ ismiyle Türkçeye çevrilen bir teoriyi öne sürmüştü. Arkadaşları, barda vakit geçirirken bir grup çekici kadının görüntülerini gösterince, Barney bunun bir illüzyon olduğunu savunmuştu.

Amigo kız etkisi, bir grup insanın -cinsiyet fark etmeksizin- hep birlikteyken daha çekici ve seksi görünmesi anlamına geliyor. Grup çekiciliği etkisi olarak da isimlendirebileceğimiz bu teori, grup üyelerinin ayrı ayrı değerlendirildiğinde, grup halindeki çekiciliklerini kaybetmeleri gerektiğini savunuyor. Ayrıca bu teoriye nedimeler paradoksu veya Spice Girls komplosu da denildiğini ekleyelim. Az önceki listemize 90’lı yıllardan Spice Girls’un da dâhil edilmesi oldukça uygun. Çünkü popüler ‘Wannabe’ şarkılarında bunu açıkça ifade ettikleri gözden kaçmamalı. “If you wanna be my lover, you gotta get with my friends. Make it last forever, friendship never ends.” Yani, ‘Eğer sevgilim olmak istiyorsan, arkadaşlarımla takılmalısın. Bunu sonsuza dek sürdür, dostluk asla bitmez.’ sözüyle aşk dolu bakışlarındaki grup sinerjisini asla ihmal etmiyorlar. Sevgili Victoria, seni tenzih ediyoruz.

TEST EDİLDİ, ONAYLANDI!

California Üniversitesi’nden Drew Walker ve Edward Vul, yaptıkları bir çalışma ile bu etkinin gerçekten var olabileceğini keşfetmiştir. Çok sayıda katılımcının yer aldığı deneyde, üçer kişilik kadın ve erkek fotoğrafları gösterildikten sonra, aynı kişilerin tek başına çekilmiş fotoğrafları sunulmuştur. Sonrasında katılımcılardan hangi yüzlerin daha çekici olduğunu belirtmeleri istenmiştir. Sonuç, grup üyelerinin bireysel fotoğraflarına göre daha çekici bulunduğudur. Araştırmaya göre, ortalama yüzler grup içinde daha çekici algılanmakta. Bireyler tek başına incelendiğinde, grup içindeki çekiciliklerini kaybetiyorlar. Anlayacağınız, daha iyi görünmek için kesinlikle arkadaşlarımıza ihtiyacımız var.

Yine de güzelliği yorumlamamızda ve beğenilme arzusunda bazı zorluklar yaşadığımızı belirtmekte fayda var. Psikolog Gülşah Sabuncu’ya göre, beğenilmek insan ruhunu besleyen bir durumdur. “Bir başkası tarafından beğenildiğimizi hissettiğimizde, mutluluk hormonu salgılarız. Yani beynimizde serotonin ve dopamin hormonları devreye girer. Aslında vücudumuzun en temel ihtiyaç duyduğu duygular bu şekilde elde edilir. Ancak bu hormonları sadece beğenilme arzusuyla ilişkilendirmemeliyiz.” Beğenilme arzusuna karşı koymanın ardındaki sebeplerin hormonlar olduğunu öğrendikten sonra, beğenilme isteği üzerine düşünmeye başlıyoruz. Psk. Gülşah Sabuncu, başkalarının beğenilerine göre kendimizi şekillendirmenin zamanla kişiyi çok mutsuz edebileceğini ifade ediyor ve ekliyor: “Böyle durumlarda bireyler, kendi mutluluklarını başkalarının onayına bağımlı hale getirir. Burada sağlıklı bir öz güven anlayışından bahsedilemez. ‘O beğenirse mutlu olurum’, ‘O bana ilgi gösterirse kendimi iyi hissederim’ veya ‘Ya beni beğenmezlerse?’ gibi düşüncelerin sonuçları bireyde kaygı, takıntı hatta depresyon gibi sorunları ortaya çıkarabilir. Önemli olan, bireyin kendisi ile huzurlu olabilmesidir. Kendisine, ruhuna değer veren bireyler, dışarıdaki sesleri yani ‘onay arama ihtiyacını’ bir kenara bırakabilir. Sizi beğenip sevmeyen biri için, sizin kendinizi sevmeniz ve beğenmeniz gerekmektedir.” Beğenilme kaygısının hayatımız üzerindeki olası olumsuz etkisini de bu şekilde kaydediyoruz.

İHTİYAÇ LİSTESİ: ARKADAŞLAR

Birey yerine grubun ön plana çıktığı bu teorileri denemek ücretsiz ve sonuçlar hemen karşınızda! Arkadaşlar, zaten bu günler için değil mi? Mevcut koşullar dahilinde bir parti, davet veya sergiye katılmanın imkânı kalmayabilir. Bu dönemde en iyisi çevrimiçi uygulamalarda toplu fotoğraflarınızla bu etkiyi test etmektir. Bu hem sizi daha çekici -tabii ki gerçek özelliğinizden daha fazla- hem de arkadaş canlısı ve popüler biri olarak tanıtacaktır. En azından umudumuz bu; çünkü biz de araştırmaların dediklerine inanmak zorundayız…

Gönlümüzce tekrar dışarı çıkacağımız günlerde, kendi ‘dream team’inizi oluşturup mitolojideki Venüs gibi modern gladyatörlerin aşk dolu bakışlarına maruz kalacağınızdan eminiz. Ayrıca, kalabalık gruplarıyla daha çekici görünenlere karşı artık daha hazırlıklı olduğunuz kesin. Bunun neden gerekli olduğunu bilemeyebilirsiniz, ancak gerçekten etkili olup olmadığını merak ettiğinizi biliyoruz. Tamam tamam, aramızda kalsın! Günün sonunda, siz ve arkadaşlarınız tekrar köşede modern gladyatörleri incelediğinizde aslında pek beğenmediğinizi göreceksiniz. Kalabalık ve havalı arkadaş grubu, tüm enerjileriyle sizi yönlendirmeyi başarıyor. Peki, bunu bilerek mi yapıyorlar? Sanmıyoruz, çünkü diğer köşede sizi izleyen bir başka kişi de zaten sizin etkinize kapılmış durumda olabilir. Tıpkı sizin kasıtlı olarak yapmadığınız gibi. İnsan beyni ve duygularımız, kış gecesi şöminenin önünde çözülmeyi bekleyen bir ip yumağı gibi. En iyisi, tüm teorileri bir kenara bırakarak daha basit bir ‘Merhaba!’ ile ilk adımı atmak. Olursa olur, yoksa bir bardak soğuk su daha sipariş ederiz. Ne dersin Eros?

İLGİLİ İÇERİKLER: