Aşk ve İlişkiler

Eşinizin ya da sevgilinizin aşırı kıskanç olduğunu nasıl fark edersiniz?

Günümüzde bu konu, çiftler arasında en önemli sorunlardan biri haline gelmiştir. Hatta bazen bu sorunların sonuçları şiddete ve cinayete kadar uzanabilmektedir. Kıskançlığın ne zaman normal, ne zaman sorunlu bir durum haline geldiğini anlamak gerekir. Psikiyatrist/Psikoterapist Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney bu konuyla ilgili önemli bilgiler sunmuştur.

KISKANÇLIK NASIL BAŞLAR?

Kıskançlık, doğuştan gelen bir duygu değildir. Hayatın ilk dönemlerinde bir şeyleri paylaşmaya başladıkça, gördüğümüz ilginin azalmasıyla birlikte kıskançlık hissetmeye başlarız. Bu duygu genellikle 2-3 yaşlarında gelişmeye başlar ve yaşamın ilk yıllarındaki kıskançlık, daha çok sevginin paylaşılmasıyla ortaya çıkar. Anne-baba arasında sevgi paylaşmak, ilk kıskançlık deneyimidir. Ardından kardeş doğduğunda, bu kez onunla olan sevgi paylaşımı kıskançlığı tetikler. Kardeş kıskançlığı ise yaşam boyu devam edebilir.

Ergenlik döneminden yaşlılığa kadar, hem sevgililerde hem de eşlerde kıskançlık görülmeye başlar. Kıskançlık, karşı cinsle olan ilişkilerde doğal bir durum olarak algılanabilir. Hiç kıskanmamak oldukça nadirdir; bazı insanlar bunu sevgi veya aşk eksikliği olarak değerlendirebilir. Gerçekten de tamamen kıskançlığın olmadığı ilişkilerde, kişinin eşine veya sevgilisine olan ilgisinin azaldığı gözlemlenebilir.

Kıskançlığın ne kadarının normal kabul edilmesi gerektiği üzerine her zaman tartışmalar olmuştur. Hem kadınlarda hem de erkeklerde aşırı kıskançlık yaşamı çekilmez hale getirebilir. Bu durumu bir davranış bozukluğu olarak değerlendirmek mümkündür.

EŞİNİZİN VEYA SEVGİLİNİZİN AŞIRI KISKANÇ OLDUĞUNU NASIL ANLARSINIZ?

  1. Kıskançlık nedeniyle sık sık kavgalar ve tartışmalar yaşarsınız.
  2. Fiziksel veya sözlü şiddet ortaya çıkabilir.
  3. Neredeyse her şeyi kanıt saymaya başlar.
  4. Aranızda konuşulan tek konu kıskançlık olur.
  5. Kıskançlık krizleri ilişkinizin sona ermesine yol açabilir.
  6. Tüm sosyal ilişkilerinizi olumsuz etkiler, dışarıda insanlarla görüşmenizi engeller. Bazen hemcinslerinizle bile görüşmenizi yasaklayabilir.
  7. Giyiminiz ve makyajınıza aşırı müdahalelerde bulunur.
  8. Sosyal medya hesaplarınızı kapattırmak isteyebilir.
  9. Telefonlarınızı dinletebilir.
  10. Sık sık telefonla nerede olduğunuzu sorar.
  11. İşinize ani baskınlar yapar.
  12. Tek başınıza evden çıkmanıza izin vermez. Her yere sizinle gelmek ister.
  13. Telefon ve kredi kartı hareketlerinizi inceler.
  14. Aşırı şüpheci bir tutum sergiler.
  15. Eve herhangi bir nedenden geç kalmanız büyük kavgalara yol açar.
  16. Sürekli masumiyetinizi kanıtlamak zorunda kalırsınız.
  17. Bazen aklınıza gelmeyecek, tuhaf veya komik aldatma senaryoları ortaya atabilir.

Eğer böyle problemler yaşıyorsanız, öncelikle ona biraz daha fazla ilgi göstermeye çalışın. Kıskançlıkla ilgili aşırı tartışmalara girmemeye özen gösterin. Onunla biraz daha fazla vakit geçirin. Ancak, bunlara rağmen bir değişiklik olmuyorsa, eşinizle veya sevgilinizle birlikte bir psikiyatrist ya da psikologdan yardım almanız önemlidir.

Kıskanma, ülkemizde önemli bir sorun olmuştur. Yapılan bir bilimsel araştırma, eşlere uygulanan şiddetin %70’inin kıskançlık kaynaklı olduğunu göstermiştir.

EŞLER ARASINDA KISKANÇLIĞIN NEDENLERİ

  1. Kişinin kendine güven sorunları.
  2. Aşağılanma duygusu.
  3. Bazı kişilik özellikleri.
  4. Değersiz hissetme.
  5. Başkalarıyla karşılaştırma yapma.
  6. Eşin şüphe uyandıran davranışları.
  7. Karşı tarafın sevgisini ifade etmedeki eksiklikler.
  8. Terk edilme ile ilgili aşırı korkular.
  9. Kendini sürekli karşılıklı kıyaslama.
  10. Diğer insanları tehdit olarak algılama.
  11. Şizofreni gibi bazı düşünce bozukluklarına yol açan hastalıklar.
  12. Aşırı alkol tüketimi.
  13. Uyuşturucu madde kullanımı.

İLGİLİ İÇERİKLER