%47 of Mothers Struggle to Recover After Their Second Birth! | Motherhood

Son zamanlarda gerçekleştirilen bir araştırma, anneliğe adım atan kadınların doğum sonrası deneyimlerinin genellikle beklentileriyle örtüşmediğini göstermiştir. 2.000 anne ile yapılan ankette, kadınların çoğunun doğum sonrası yıllar boyunca iyileşme sürecinde kaldığı, her yeni doğumla bu sürecin daha da karmaşık hale geldiği belirlenmiştir.

Uzmanlar, iyileşme süresinin bireyden bireye farklılık gösterdiğini vurgularken, bedensel ve zihinsel iyileşmenin ihmal edilmemesi gerektiğinin altını çiziyor. Özellikle uykusuzluk, yetersiz destek ve bilgi eksikliği, annelerin doğum sonrası süreçlerini beklenenden daha zor hale getiriyor. Araştırma sonuçları, toplumda hâlâ yeterince konuşulmayan doğum sonrası dönem hakkında daha fazla farkındalık ve anlayışa ihtiyaç olduğunu gösteriyor.

Araştırma bulgularından bazıları şunlardır:

• 3 anneden 2’si, doğumdan birkaç yıl sonra hâlâ iyileşme sürecinde olduğunu ifade etti.

• Daha önce doğum yapmış kadınların %47’si, son doğumlarının iyileşme sürecinin ilkine göre daha uzun sürdüğünü belirtti.

• Kadınların %88’i, ne kadar hazırlıklı olmaya çalışırlarsa çalışsınlar, doğum sonrası sürecin onlara neler getireceğini tam olarak bilemeyeceklerini söyledi. Bunun %87’si birden fazla doğum yapmış kadınlardı.

• Annelik yapan kadınların yarısı, vücutlarının doğumdan önceki haline bir daha asla dönemeyeceğini öğrenmekte olduklarını ifade etti.

Doğum sonrası fiziksel iyileşme sürecini etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Doğumun vajinal mi yoksa sezaryen mi olduğu, herhangi bir komplikasyonun yaşanıp yaşanmadığı ve hatta emzirmede karşılaşılan zorluklar bile bu süreci etkileyebilir.

Ebe ve emzirme danışmanı Michele Burtner, “Doğum sonrası fiziksel olarak kendinizi ‘iyileşmiş’ hissetme süresi kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bazı kadınlar doğumdan altı hafta sonra kendilerini çok iyi hissedebilirken, diğerleri için bu süreç çok daha uzun sürebilir” demektedir.

Duygusal iyileşme süreci de fiziksel iyileşme kadar önem taşımaktadır. Doğum sonrası depresyon ve anksiyete, doğumdan bir yıl sonra bile teşhis edilebilir. Yani zihinsel iyileşme süreci, fiziksel iyileşmeden oldukça farklı olabilir.

İlk doğumdan sonra iyileşmek kesinlikle zaman alacaktır. Ebe Tisha Seghers, sonraki doğumlardan sonra fiziksel ve duygusal açıdan iyileşmenin neden daha zor olabileceğini açıklıyor. Fiziksel açıdan ilk doğumdan sonra pelvik taban bozuklukları ve karın kaslarında gevşeme gibi durumların ortaya çıkma ihtimali artarken, bu da idrar kaçırma ve bel ağrısı gibi semptomlara yol açabiliyor. Uzmanlar, bu listeye her doğumda kadınların yaşlandıklarını da ekliyorlar.

Uyku, fiziksel ve ruhsal iyileşme için son derece kritik bir unsurdur. Uyku eksikliği doğum sonrası depresyon riskini artırmaktadır.

Doğum sonrası iyileşmeyi daha katlanılabilir hale getirmenin en önemli yolu, kendinize karşı anlayış göstermektir ve vücudunuzun geçirdiği büyük değişimleri kabul etmektir. Doğum sayınız ne olursa olsun, iyileşmeyi destekleyen bazı temel noktalar şunlardır:

• Vücudunuzu dinleyin. Eğer bir aktivite vajinal kanamayı artırıyorsa, bu vücudunuzun aşırı zorlandığının bir göstergesidir.

• Ağır kaldırmaktan kaçının. Bu, büyük market alışverişleri veya bebeğiniz için gerekli ürünleri alırken yapılan uzun geziler gibi durumları da kapsamaktadır.

• Hazır hissettiğinizde egzersiz yapın. Egzersiz, stresi azaltan, ruh halini ve beyin fonksiyonlarını iyileştiren, doku onarımını destekleyen hormonların salınımını teşvik eder. Aynı zamanda sırt ve pelvik ağrılar üzerinde de olumlu etkiler gösterir.

• Yemek saatlerine öncelik verin. Uykusuzluk içinde hayatta kalma moduna girdiğinizde, dirençli bir şekilde yeniden toparlanmakta olan vücudunuzu beslemeyi unutmamalısınız.

• Bol su için. Yeterince su içmeme, vücut ağrıları ve baş ağrıları yaşama riskini artırabilir. Su tüketiminizi izleyen bir uygulama kullanabilirsiniz.

• Sınırlar koyun. Birçok aile ve arkadaş bebeği tanımak isteyebilir, ancak ziyaretçileri sınırlamak faydalı olabilir. Gelen misafirlere bir zaman sınırı koymak iyi bir fikir olabilir.

• Yardım istemekten çekinmeyin. Arkadaşlar ve aile, genellikle yardım etmeye istekli olurlar fakat nasıl yardımcı olabileceklerini bilmeyebilirler; bu yüzden yardım istemekte bir sakınca yoktur. Yardımı net olarak belirtin; örneğin, çamaşır, alışveriş, yemek hazırlığı veya yalnızca bebeği tutmalarını isteyebilirsiniz.

İyileşme sürecine dikkat ederseniz, yeterli desteği alırsanız ve birden fazla doğum yapmış olsanız bile, bu araştırma doğumdan ve sonrasından beklentiler ile gerçeklik arasında sık sık büyük bir fark olduğunu ortaya koymaktadır.

Birçok yeni anne, doğum sonrası yaşamın bazı yönleri hakkında kimsenin kendilerini bilgilendirmediğini fark etmektedir. Ankete katılan annelerin şaşırdığı diğer değişikliklerden biri ise zayıflamış pelvik tabandır. Peki, neden doğum sonrası yaşanacaklara bu kadar hazırlıksız yakalanıyoruz? Oysa ortada pek çok bilgi mevcut.

Burtner, “Vücudunuzda meydana gelebilecek bir durumu okumak veya duymak ile bunu bizzat deneyimlemek arasında büyük bir fark vardır—ve bu durum kadınlar için şaşırtıcı olabiliyor.” diye açıklıyor. Bebek ihtiyaçları ve bakımının o denli ön planda oluşu, kadının kendi iyileşme sürecinin sıklıkla geri planda kalmasına neden olmaktadır.

Doğum öncesi hazırlık kursları ve emzirme desteği gibi kaynaklardan daha fazla yararlanabilirsiniz. Diğer annelerden sosyal destek almak gerçekten de büyük bir değişim yaratabilir. Anneliğe giden bu yol beklenmedik ve zor anlarla doludur, ancak bu beklenmedik ve zor anlar aynı zamanda çok güzel anlar olabiliyor.

Kaynak: Melissa Willets. “47% of Moms Say It Took Longer to Recover After a Second Birth Than Their First”. Şuradan alındı: https://www.parents.com/recovering-from-birth-takes-longer-than-expected-11763346. (30.06.2025).