Dünyanın En Huzurlu Adaları: Şehir Stresinden Uzak Kaçış Noktaları

Büyük şehirlerin karmaşasından uzak, huzurlu bir tatil arayanlar için adalar, el değmemiş doğaları ve tarihi geçmişe tanıklık eden otantik mimarileri ile göz alıcı manzaralar sunuyor. Bu tatil cennetleri, temiz havaları, berrak denizleri ve etkileyici mimarileriyle ideal bir tatilin tüm beklentilerini karşılıyor.

Şehrin trafik ve gürültüsünden kaçarak sakin bir yaşam arayanlar için mükemmel bir seçenek olan adalar, gündüzleri renkli manzaralarıyla görsel bir şölene dönüşürken, geceleri ise hafif meltemleriyle tatlı bir huzur sağlıyor. Güzel anılar biriktirip, yorgunluk atabileceğiniz huzurlu ve sakin adaları sizler için bir araya getirdik.

Santorini- Yunanistan

Ege’nin ve dünyanın en gözde adalarından biri olan Santorini, Yunanistan’da mavi kubbeli beyaz evleriyle sizi adeta yeni bir dünyaya davet ediyor. Masmavi denizin kenarında bulutlara uzanan bembeyaz merdivenli sokaklarda gözlerinizi kamaştıracak manzaralara tanıklık edeceksiniz. Yüzyıllar boyunca meydana gelen volkanik patlamalar sayesinde oluşan doğal manzaralar, adanın çekiciliğini arttırıyor.

Burası, dünya çapında en çok fotoğrafı çekilen yerdir. Siyah kumlarıyla tanınan Perissa Plajı, diğer ilginç plajları ve üzüm bağları ile keşfedilmemiş küçük kiliseleri ile hayran bırakıyor. Adada hiçbir şey yapmasanız bile, tepe sırasındaki gün batımını izleyerek ruhunuzu dinlendirmek için yeterli fırsatı bulacaksınız.

Galapagos Adaları- Ekvador

Büyük Okyanus’un doğusunda, Ekvador Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan Galapagos Adaları, yalnızca muhteşem bir dünya sunmakla kalmıyor, aynı zamanda keşfedilmemiş bir cennet tanımı yapıyor. Burada belki de daha önce adını bile duymadığınız özel hayvan türleri ile karşılaşabilirsiniz. Adanın sakinleri arasında yer alan deniz iguanaları, albatroslar, mavi ayaklı kuşlar ve dev deniz kaplumbağaları, sizden kaçmak yerine kameralarınıza sevimli pozlar vererek hoş anılar biriktirmenizi sağlıyor.

Galapagos ismi “eşsiz” anlamına gelir. Ada, lavların katılaşması ile oluşan yapısıyla, su altında ve üstünde benzersiz türlere ev sahipliği yapıyor. Doğal güzelliklerinin yanı sıra Galapagos Ulusal Parkı ve San Cristobal Müzesi de burada ziyaretçileri bekliyor.

Malta

Dil öğrenmek isteyenlerin popüler tercihi Malta, tarihi yapılarını geçmişteki şövalyelerin iyi korumış olduğu yapılarla gözler önüne seriyor. Tropik adalardan farklı olarak, Orta Çağ şehri havası veren Malta, aynı zamanda Game of Thrones dizisinin önemli sahnelerine ev sahipliği yapmasıyla da dikkat çekiyor. Kendi başınıza Game of Thrones’un izinde bir gezi yaparak dizinin çekildiği yerlerde anları yeniden canlandırabilirsiniz.

Köklü tarihe sahip bu yapılar arasında zaman yolculuğu yaparken Akdeniz’in serin sularında rahatlamak isteyebilirsiniz.

Okinawa- Japonya

Japonya’nın Ryukyu Adaları’nın en büyük adası olan Okinawa, ülkenin önemli yerleşim noktalarından biridir. 1945 yılında burada yaşanan Amerikalıların işgali sonucu, Japon kültürü ile Amerikan kültürü harmanlanmış durumda. Halen 25 bin civarında Amerikan nüfusu burada yaşamaktadır.

Kültürün ne kadar yaygın olduğunu görmek isterseniz Mihama Amerikan Köyü’nü ziyaret edebilir ve Japon mutfağının damak zevkinize uymadığını düşünüyorsanız burada Amerikan lezzetlerini tadabilirsiniz. Okinawa, birçok küçük adacıktan oluşan pek çok adası ile de ünlüdür. İsterseniz bu adalar arasında gezip berrak sularda yüzmenin keyfini çıkarabilirsiniz.

Japonya’ya gitmişken geleneksel Japon mimarisine sahip yapıları ziyaret etmeden olmaz. Ryukyu Krallığı’na ait UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Shuri Kalesi’nde yerel lezzetleri tatma şansını da kaçırmayın.

Mallorca- İspanya

Hollywood yıldızları ve Avrupa kraliyet ailelerinin gözdesi olan Mallorca, İspanya’nın en büyük adasıdır. Roma dönemine ait tarihi yapıları ve Akdeniz sahilleriyle büyüleyici manzaralar sunan ada, hem gündüz hem gece göz alıcıdır. Türkiye’den Mallorca’ya doğrudan uçuş bulunmamaktadır, ancak Barselona veya Madrid üzerinden aktarmalı ulaşım sağlanabilir.

Tüm Mallorca’yı keşfetmek istiyorsanız, bir haftanızı ayırmanızı öneriyoruz. Gotik mimariye sahip katedralleri ve sarayları, kültürel turlar yapmak isteyenler için gerçek bir cennet sunmaktadır. Eski şehrin tarihi yapıları arasında yürüyüş yapmak da ilginizi çekebilir.