Sağlık

Beyincik Sarkması: Tanım, Belirtiler ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Her yaşta görülebilmesi gizemini korusa da, tedavi konusunda önemli ilerlemeler kaydedilmiştir.

Bu durum, geçmeyen baş ağrıları, yutma güçlüğü veya baş dönmesi gibi belirtilerle kendini gösteren doğuştan gelen bir beyincik sarkması olarak tanımlanabilir ve modern cerrahi tekniklerle tedavi edilebilir. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Selçuk Göçmen, “Beyincik sarkması, hastalar ve aileleri için ciddi bir meseledir. Tanı sonrasında hastalar, hastalıklarını kavramalı, öğrenmeli ve sağlık hizmetlerini yönlendirmek için doktorlarıyla iş birliği içerisinde olmalıdırlar,” diyor. Prof. Dr. Selçuk Göçmen, konu hakkında önemli bilgiler sunuyor.

Beyincik sarkması tanısı nasıl konulur? 

Beyincik sarkması, anne karnında yapılan ultrasonografi ile fark edilebiliyor. Ancak doğumdan sonraki yıllarda, yaşanan belirtiler nedeniyle genellikle başka hastalıklarla karıştırılabiliyor. Hastalığın teşhisi için tek bir test bulunmamaktadır. Bazen hastalar, yaşadıkları sıkıntılar sebebiyle farklı uzmanlıklara yönlendirilip birçok doktora başvurmak zorunda kalabiliyor; bu durum tanı sürecinin uzun sürmesine yol açabiliyor. Hastanın geçmişi gözden geçirildikten sonra muayene süreci başlar. İlk olarak MR ve tomografi görüntüleri alınması gerekecektir. Bu süreçte potansiyel şüpheli durumları netleştirmek amacıyla elektrofizyolojik incelemeler ve görme, işitme testleri de yapılabilir. 

Beyincik sarkması nasıl tedavi ediliyor? 

Tanı koymanın zorluğu nedeniyle, semptomatik hastaların yarısına cerrahi tedavi uygulanmaktadır. Her hastanın bireysel olarak değerlendirilmesi gereken bu aşamada cerrahi tecrübenin önemi büyüktür. Sorunu hafif teşhis edilen hastalar, öncelikle “Bekle ve Gör” yaklaşımıyla izlenmelidir. Genellikle başka sebeplerden (örneğin kafa travması) çekilmiş MR’larda şans eseri tanı almış hastalardır. Bazı hastalar, ameliyattan kaygılandıkları için ilaç tedavisine yönlendirilebilir. Bu vakalarda yaşam tarzı yeniden düzenlenir ve ağrılar için medikal çözümler sağlanır. Sadece baş ağrısı sorunu yaşayan hastalarda, cerrahi karar vermek için uzun süreli takip ve ilaç tedavisi gerekebilir. Hasta “Bekle ve Gör” aşamasında istediği sonucu alamazsa ve yaşam kalitesini artırmayı arzu ederse, ilk seçenek cerrahi olacaktır.

Ameliyat işlemi yaklaşık 2-4 saat sürer. Hastalar nadiren bir gece yoğun bakımda takip edilir ve genellikle 3-4 gün hastanede kaldıktan sonra taburcu olurlar. Dikişlerin iyileşmesi 7-10 gün sürerken, hastaların günlük yaşantılarına dönüş süreci 3 hafta ile 3 ay arasında değişiklik gösterebilir. Ağır vakalarda ve cerrahiden sonra komplikasyon gelişen hastalarda normale dönüş süreci daha uzun olabilir veya bazı rahatsızlıklar kalıcı hale gelebilir.

Kimler ameliyat edilir, hangi cerrahi yöntemler uygulanır? 

Muayenede sorun tespit edilen, sirinks veya hidrosefali (beyinde su toplanması) bulunan, sıkışma artışı ve kötüleşme gösteren hastalar cerrahi tedaviye tabi tutulmalıdır. Sirinks problemi olan hastalarda arka çukurun açılarak genişletilmesi ve atlas kemiğinin arka kısmından alınarak buradaki baskı oluşturan doku serbest bırakılması sağlanır. Bazı cerrahlar beyin zarını açarak yama tekniği kullanmayı tercih edebilir, ancak bu yöntem tartışmalı bir konudur. Uygun durumlarda, sıkışma yaratan dokunun yakılarak küçültülmesi de mümkündür. Ağır tip beyincik sarkmalarında, dekompresyon cerrahisinin yanı sıra mikrocerrahi veya “Ventriküloperitoneal Şant” gibi cerrahi yöntemler de mevcuttur.

Dekompresyon sonrasında servikal instabilite (nörolojik bir sorun) riski bulunan hastalara vida ameliyatları uygulanmaktadır. Bu hastalarda omurga eğriliği düzeyine göre cerrahi müdahale gerekebilir; ayrıca, ön tarafta ciddi bir baskı varsa ağız içinden girilerek dekompresyon cerrahisi gerçekleştirilebilir.

Omurilik kanalı içerisinde biriken beyin omurilik sıvısına bağlı genişlemeler, dekompresyon cerrahisi sonrasında takip edilebilir. Beyincik sarkmasının rahatlatılması ile sıvının dolaşımının normale dönmesi durumunda bu kistlerin 1-2 yıl içinde iyileşmesi beklenir. Ameliyat sonrasında hastalar günlük yaşamlarına dönerken, zamanla şikayetler büyük ölçüde azalmakta veya geçmektedir. Ameliyatla bağlantılı komplikasyonlar arasında; beyin omurilik sıvısı sızıntısı sebebiyle menenjit, psödomeningosel, kanama veya cerrahinin yapıldığı bölgede ağrı gibi sorunlar yaşanabilir; ayrıca omurilikteki yaralanmalar sonucunda felç oluşabilir. Beyin zarı (dura) açılmadan gerçekleştirilen dekompresyon ameliyatlarında komplikasyon riski oldukça düşüktür (%1-3).

Kısa Bilgiler

  • Beyincik sarkması, hastaları ve ailelerini etkileyen ciddi bir hastalıktır.  

  • Birçok belirtiye yol açabilir.  

  • Gerçek tedavi, uygun hastalarda cerrahidir. Amaç, beyin omurilik sıvısının (BOS) dolaşımını sağlamaktır.  

  • Hidrosefali, Siringomiyeli, Psödotümör Serebri ve Ehler Danlos Sendromu yaygın olarak bu duruma eşlik edebilir.  

  • Ameliyat sonrası, ağır olmayan hastalarda şikayetler %80 oranında düzelmektedir.  

  • Çocuklarda cerrahi sonuçlar, yetişkinlere oranla daha iyidir. 

  • Kronik ağrı bazı hastalarda kalıcı sorunlar oluşturabilir. 

  • Çok sayıda cerrahi işlem, yalnızca sınırlı sayıda hastaya uygulanabilir. 

  • Hastalıkla ilgili bilinmeyen unsurlar, araştırmalar ilerledikçe daha belirgin hale gelmektedir. 

  • Beyincik sarkması olan hastalar, hastalıklarını doğru anlamalı, kendilerini eğitmeli ve sağlık hizmetlerini yönetmekte doktorlarıyla iş birliği içinde olmalıdırlar.

Hangi tipleri var?

  • Tip 1: En sık görülen hafif form. Siringomyeli eşliğinde gözlemlenebilir. Klinik belirtilere göre 20 yaş veya sonrasında ortaya çıkabilir.

  • Tip 2: Bebek doğduğunda spina bifida adı verilen durumla birlikte ortaya çıkar. Boynunda bir kesesi bulunmaktadır ve hidrosefali ile sıklıkla birlikte görülür.

  • Tip 3: Nadir görülen bir tiptir. Beyincik ve beyin dokusu, başın arka kısmında meydana gelen boşluktan dışarıya doğru sarkar.

İki yeni tip daha tanımlanmıştır.

Son güncellemelerde, Tip 0 ve Tip 1.5 adında iki yeni hafif düzeyde seyreden tip tanımlanmıştır.