Uzun Vadeli Düşünmenin 7 Adımı
Uzun vadeli düşünmek, hem iş hayatınızda hem de kişisel yaşamınızda başarılı olabilmek için kesinlikle edinmeniz gereken önemli bir beceridir. Elon Musk ve Steve Jobs gibi devrim niteliğindeki ürünlere imza atmış başarılı girişimcilerin ortak yanı, uzun vadeli vizyonları ve geniş perspektifleridir.
Elon Musk Mars’a seyahat etme imkanını gördüğünde, uzay yolculuğu bile çok yeni bir kavramdı. İnsanlık olarak Ay’a ayak basmamıza rağmen, Mars’a gitmek ve orada yaşamayı düşünmek çoğumuz için imkansız bir hayaldi. Bugün bile, sokağa çıkıp Mars’ta yaşamaktan bahsetseniz, çoğu insanın bu fikri pek sıcak karşılamayacağından emin olabilirsiniz.
Buna karşın, Musk bu hayaline asla imkansız olarak bakmıyor. Ona göre bu projeyi hayata geçirmek için bugünden daha uygun bir zaman olamaz. Hedefleri doğrultusunda çalışmaya çoktan başladı ve hayatının geri kalan kısmını Mars’ta geçirip, mümkünse orada ölmek istediğini ifade ediyor.
Uzun vadeli düşünmenin önemine dair başka bir örnek ise Amazon’un kurucusu Jeff Bezos. Halen kurduğu şirketin CEO’su olan Bezos, uzun vadeli düşünen girişimcilerin akla gelen ilk örneklerindendir. Amazon dışında birçok projeye de katılan Bezos’un en büyük yatırımlarından biri, 10.000 yıllık bir saat inşa etmektir; bu projeye kendi mal varlığından 42 milyon dolar ayırdığı söyleniyor. Bezos’un uzun vadeli planlama konusundaki yeteneği hakkında pek çok yazı mevcut, bunun için yalnızca araştırma yapmanız yeterli. American Express’e göre, insanlara Bezos’un neden 10.000 yıl sonrasına odaklandığını sorduğunda, 1997’de Amazon hissedarlarına gönderdiği bir mektupta şu yanıtı vermiş: “Eğer uzun vadeli düşünmezsek, hem insanlar hem de şirketler olarak potansiyelimizi gerçekleştiremeyeceğimize inanıyorum.” Her yıl hissedarlarına gönderdiği mektubunu 1997 yılındaki bu alıntıyla sonlandırarak uzun vadeli düşünmenin önemini sürekli vurgulayan Bezos, yıllar geçtikçe artan şirket değeri ve büyüyen müşteri kitlesi sayesinde haklılığını yatırımcılarına kanıtlamaktadır.
Jeff Bezos, 2011 yılında verdiği bir demeçte şunları belirtmiştir:
Yaptığınız her şey için 3 yıl düşünüyorsanız, birçok insanla yarışıyorsunuz demektir.
Bu nedenle, uzun vadeli düşünme becerinizi geliştirmelisiniz; böylece Bezos, Musk, Jobs ve benzeri pek çok vizyoner girişimci gibi başarı basamaklarını hızla tırmanabilirsiniz.
Uzak gelecekle ilgili düşünmeye başladığınızda, ulaşmak istediğiniz hedefleriniz için yaptığınız planlar başlangıçta büyük sonuçlar doğurmuyormuş gibi görünebilir; ancak gerçekte bu sayede küçük hedeflerle büyük başarılar inşa edebilirsiniz.
Eğer bir tatile gitmek istiyorsanız, öncelikle gideceğiniz yeri ve orada yapmak istediklerinizi belirlemeniz gerekir. Bu süreç, tam olarak uzun vadeli vizyonunuza karar vermeye benzer; nereye gideceğinizi ve orada neler yapacağınızı bilmeden hazırlık yapamaz ve yanınıza gerekli şeyleri alamazsınız. Bu yüzden uzun vadeli düşünmek, hayati bir yetenek haline geliyor. Gerçekten başarılı olmak istiyorsanız, ileri görüşlülüğü günlük hayatınızın vazgeçilmez bir parçası haline getirip, sizi başarıya ulaştıracak adımları planlarken uzak geleceği düşünmelisiniz.
Peki, uzun vadeli düşünmeyi nasıl öğrenebilirsiniz? Bu yazıda, geleceğe yönelik bakış açınızı geliştirmek için 7 adımda neler yapabileceğinizi ele aldık…
Uzun Vadeli Nasıl Düşünülür?
1) Karakterinizi İnşa Etmeye Odaklanın
Uzun vadeli düşünebilmek için öncelikle karakterinizi bu yönde şekillendirmeniz gerekiyor. Başarıya ulaşmanızı sağlayacak alışkanlıklar edinmeli, gelişime odaklı bir zihin yapısı geliştirmelisiniz. Örneğin, iş yaşamında kâr elde etmenin ve büyümenin birbirinden farklı olduğunu unutmamalısınız. Kâr elde etmeye odaklanırken işinizi ve kendinizi geliştirmeyi göz ardı etmemelisiniz; çünkü kâr, kısa vadeli kazanç sağlarken, şirketinizi büyütmek uzun vadede önemli katkılar verecektir.
Unutmayın ki sürekli olarak değişim içerisindeyiz. Yıllar önce uyguladığınız yöntemler günümüzde işe yaramayabilir. Örneğin, hatırlarsınız; geçmişte daktilo kullanımına dayanan işler vardı. Kişisel bilgisayarların yaygınlaşmasıyla daktilo yazarları neredeyse ortadan kalktı.
Günümüzde sanal pazarlamanın öneminin artmasıyla birlikte, çok kısa sürede pek çok şey değişmektedir. Sanal pazarlamanın trend haline gelmeye başladığı dönemlerde, makaleler yazıp bunları bloglarda yayımlamak büyük ilerlemeler kaydettiriyordu; ancak günümüzde online işinizi büyütmek için yeni yöntemler denemek zorundasınız; bu artık bir vlog dönemidir.
Sadece değişim süreçleri değil, aynı zamanda rekabetin de zamanla büyüdüğünü anlamalısınız. Eğer yenilikçi değilseniz ve trendlere ayak uyduramıyorsanız, kendinizi geliştiremiyorsanız işlerinizin ileride ciddi sorunlar yaşayabileceğini kabul etmelisiniz.
Öyleyse, karakterinizi inşa etmeye odaklanmalısınız. Başarılı girişimcilerin sürekli kitap okuma alışkanlığının ve her gün öğrenmeye açık olmalarının altında bu sebep yatıyor. Dünyaca ünlü yatırımcı Warren Buffett’a göre:
Her gün 500 sayfa okumaya çalışın. Öğrenmek, birikerek gelişen bir süreçtir. Tıpkı bileşik faiz gibi. Bunu herkes yapabilir; ancak birçok kişi tembellikten dolayı bundan kaçınacaktır.
Elbette kendini geliştirme konusunda yalnızca Buffett değil. Bill Gates her yıl yaklaşık 50 kitap okumakta; bu haftada bir kitap bitirmek demektir. Mark Cuban, gününü en az 3 saat kitap okuyarak geçirmektedir. Elon Musk da tam anlamıyla bir kitap tutkunudur; bir roket inşa etme sürecini kitap okuyarak öğrendiğini belirtmiştir. Mark Zuckerberg’in 2015 yılı hedefleri arasında her iki haftada bir yeni bir kitap bitirmek yer alıyordu. Bu örnekler, sizi kendinizi geliştirmeye teşvik etmek için yeterli olmalı. Dünyanın en başarılı insanları bu yoldayken, siz ne yapıyorsunuz?
2) Bilinçli Olarak Uzun Vadeli Düşünmeye Çalışın
İleriye dönük düşünmeyi alışkanlık haline getirmek için yapabileceğiniz bir şey de, bilinçli olarak uzun vadeli düşünmek için çaba sarf etmektir.
Peki bunu nasıl başarabilirsiniz? Her gün 5 dakikanızı 5 yıl, 10 yıl ve 20 yıl sonra nerede olacağınızı düşünmeye ayırarak başlayabilirsiniz. Bazı kaynaklara göre Jeff Bezos, her haftanın iki gününü geleceğe odaklanarak düşünmek için ayırıyor ve bu süre içerisinde yeni, yenilikçi fikirler geliştirmeye çalışıyor. Bu süre zarfında internet üzerinde araştırmalar yaparak dünyada neler olup bittiğini öğrenmeye ve toplantılar düzenleyerek güncel kalmaya özen gösteriyor; bilinçli olarak uzun vadeli düşünmeye zaman ayırıyor.
Siz de Bezos gibi, gününüzün belli bir kısmını geleceğe yönelik düşünmeye layık görebilirsiniz. Kişisel gelişim uzmanlarının sürekli hedeflerimizi gözden geçirmeyi teşvik etmesinin ardında da bu yaklaşım yer alıyor; dikkate alındığında, bu aslında geleceğe yönelik düşünme pratiği yapmanız anlamına gelmektedir.
Her gün veya haftada belirli bir süreyi hedeflerinizi gözden geçirmeye ve hayal kurmaya ayırın. Zamanla düşünce biçiminiz değiştikçe, alma şekliniz de dönüşecek ve sonuçlarının olumlu bir şekilde hayatınıza yansıdığını göreceksiniz. Unutmayın, bir şeyi planlarsanız, gerçekleştirme olasılığınız artar. Bu durum, neden uzun vadeli düşünmek için kendinize zaman tanımanız gerektiğini de hatırlatıyor. Gelecekte neler beklediğinizi yalnızca yolculuk sırasında düşünmek yerine her gün bunu yapmak için kasıtlı olarak 5 dakikanızı ayırın. Gelecekte nerede olacağınızı, neler yapıp nerelere ulaşacağınızı düşünün; eğer doğru bir yol izlerseniz, nihayetinde hayalinizdeki geleceği yaşamaya başlayacaksınız.
3) Sizi Kısıtlayan Şeylerden Kurtulun
Uzun vadeli düşünmek söz konusu olduğunda birçok insan, hayatlarındaki sınırlamaları hayallerinin de kısıtladığını düşünmektedir. Maddi durumlar, dil yeterliliği, kaygılar, korkular ve diğer pek çok kısıtlayıcı inanç bunun içinde yer alır. Eğer bu kısıtlamalardan kurtulamazsanız, geleceğe dair hayalleriniz ne tam olarak istediklerinizi yansıtır ne de sizlerin potansiyelini.
Sade bir örnekle açıklayalım: 5 yıl sonra nerede olacağınızı düşünmek isteyin. Çoğu insan, 5 yıl sonra sahip olduklarını hayal ederken daha büyük bir ev, yeni bir lüks araba veya en son moda kıyafetler gibi şeyler düşünüyor. Ancak bu hayalleri bugünkü durumu ile kıyasladıklarında, genellikle belirli maddi sınırlamalarla karşılaşırlar.
Yani, rüyalarındaki arabayı almayı hayal ederken, ilerideki kredi kartı borçlarını hatırlayıp daha küçük hayallere yönelir ve kendilerini geliştirme fırsatlarından mahrum kalmış olurlar. Başka bir ifadeyle, mevcut durumlarından ve kendilerini kısıtlayan maddi görünümden etkilenerek hayallerini daraltırlar.
Bununla birlikte, herkesin başarılı olmak istediğini fark etmeniz önemlidir. Peki, neden birçok insan başarılı olamamakta? Çünkü kendilerine koydukları sınırlara tıkanıp kalıyorlar, hayallerini küçültüyor ve bunlara ulaşmak için çaba sarf etmiyorlar. Bu nedenle, sizi kısıtlayan durumların hayallerinizi de kısıtlamasına izin vermemelisiniz. Eğer iyi bir blog yazmak istiyorsanız, ancak ana diliniz İngilizce olmadığı için kendinizden şüphe ediyorsanız, o halde öğrenmeyi deneyin. Neden öğrenebileceğiniz bir dil, hayallerinizi gerçekleştirmenizin önünde engel olsun ki?
Bu nedenle, sizi kısıtlayan tüm düşünceleri bir kenara bırakın ve hayal ederken sanki tamamen özgürmüş gibi düşünün. Bu yaklaşım, uzun vadeli düşünmenizi destekleyecek ve gerçek potansiyelinizi yansıtan hayaller kurmanıza imkan tanıyacaktır. Eğer uzun vadeli düşünmek istiyorsanız, sizi sınırlayan engellerden kurtulmayı öğrenmeniz kaçınılmazdır.
4) Gelecekte Tam Olarak Neye Ulaşmak İstediğinizi Bilmek
Gelecekte ne yapmak istediğinizi net bir şekilde bilmek, uzun vadeli düşünce alışkanlığı kazanmanın en iyi yollarından biridir. İnsanların en büyük sorunlarından biri, gelecekte hayatlarıyla ne yapacaklarını bilmemeleridir.
Eğer gelecekte ne yapmayı düşündüğünüzü biliyor ve 5 yıl sonra nerede olacağınızı net bir şekilde görebiliyorsanız, bu durum geleceğe dair belirgin bir vizyona sahip olduğunuz anlamına gelir. “Net olmak”, gücü simgeler; bu sayede kararsızlıklarla vakit harcamazsınız. Eğer üretken olmak istiyorsanız, hayatınızın ana amacını anlamanız şarttır.
Başka bir deyişle, gelecekte nasıl bir yaşam hayal ettiğinizi bilmeniz gerekir ki bu hayali gerçekleştirmek için harekete geçebilesiniz. Eğer hayat amacınız belirsizse, üretkenliğiniz de olamaz, çünkü ulaşmak istediğiniz bir hedef yoktur.
Kendi hedeflerinizi belirleyin, vizyonunuzu oluşturun ve sahip olmak istediğiniz hayatı hayal edin. Gelecekte ulaşmak istediğiniz yerde olacağınızı bildiğinizde geriye yalnızca bu hedefe ulaşmanıza yardımcı olacak bir plan hazırlamak kalır. Net bir hedefiniz yoksa, istediğiniz sonuçlara ulaşmak için neler yapılması gerektiğini bilmezsiniz; bu belirsizlik içerisinde verimli bir şekilde çalışmanız mümkün olmayacaktır. Dolayısıyla, atılacak en büyük adımlardan biri hayatınızda ne yapmak istediğinizi belirlemektir.
5) Kendinizi Sizi Çevreleyen Etmenlerden Ayırın
Bir zamanlar yazdığım bir makalede Warren Buffett’ın olağanüstü başarısının sırrından bahsetmiştim. Özetle, Buffett kendisini çevresinden soyutlamayı çok iyi biliyor. Yüksek değer taşıyan, fakat göz ardı edilen şirketleri bulmanın yanı sıra, piyasalarda dalgalanmalar olsa bile hisse senetlerine sadık kalmasını da sağlıyor. Piyasalardaki hareketlerden ve ekonominin genel durumundan uzak durarak büyük resme odaklanıyor, yatırım kararlarını anlık gelişmelere göre değil, ulaşmak istediği hedefler doğrultusunda vermektedir. Bu durum, azim ve duygusal dayanıklılık gerektirir.
Anlarsanız ki, birçok kişi piyasa dalgalanmalarından ve hisse fiyatlarından etkilenir. Elindeki hisseleri hemen satmanız ya da belirli bir şirketin hisselerini bu fiyattan alma konusunda baskı görebilirsiniz; fakat her piyasa hareketi, sizi bir oyuncudan ziyade bir piyon haline dönüştürür. Korkunuza kulak vermemeli, mantığınızı dinlemelisiniz.
Özellikle eğer söz konusu olan büyük meblağlar ise, karar verme sürecinizde duygusal etkilenim riski daha fazladır. Tüm birikiminizin büyük kısmını bir hisseye yatırdığınızı ve piyasa hareketleri yüzünden o hisse fiyatının düştüğünü düşünün. Çevrenizdekiler, o hisseyi satmanız ve elinizde kalan parayla başka sefere yatırım yapmanız konusunda baskı yapacaklardır. Peki siz ne yapacaksınız?
Gördüğünüz üzere, birçok insan etraflarındaki faktörlerden etkilenir. Uzun vadeli düşünmek istiyorsanız, anlık olayları göz ardı edebilmek ve büyük resme odaklanmayı öğrenmelisiniz. Eğer kendi e-ticaret işletmenizi kurduysanız ve büyümeyi hedefliyorsanız, planınızı hatırlayarak her adımınızı buna göre atmalısınız. Hedefinize odaklanarak istediklerinize ulaşana kadar, diğer her şeyi görmezden gelin. Ne yazık ki, birçok insan başkalarının söylediklerine dayanarak kararlar veriyor ve anlık içgüdülerine göre hareket ediyor. Hayallerinizden veya hedeflerinizden vazgeçmenize asla izin vermeyin. Başarılı insanlar, ne istediklerini bilir ve bu hedeflere ulaşmak için kararlıdırlar. Biri onlara hedeflerinin imkansız olduğunu söylese bile, bu insanlar ne duyarlarsa duysunlar o hedefin peşinden koşmayı sürdürürler.
Elon Musk örneği bunun en çarpıcı örneklerinden biridir. Birçok insan onun hayallerinin imkansız olduğunu, sadece parasını çöpe attığını düşünse de, Musk bu sesleri görmezden gelerek hayallerinin peşinden koşmaya devam etti. Bugün, yirmi birinci yüzyılın en başarılı girişimcilerinden biri olarak karşımızda. İşte, sizin de bu perspektife sahip olmanız ve böyle düşünmeniz gerekiyor.
Bu nedenle, çevrenizi düşünmeden bırakıverin. Hayallerinizin peşinden koşmaya niyet ettiyseniz, bunun üzerine odaklanın; kendinizi adayın ve başka sorgulamalar yapmayın. Sadece hayallerinizin peşinden koşun ve başkalarının ne dediğini dikkate almayın.
6) Çok Başarılı Olmanın Uzun Zaman Alacağını Kabullenin
Hepimizin fark etmesi gereken en önemli husus, başarının zamana ihtiyaç duyduğu, büyük başarıların ise uzun zaman sürdüğüdür. Bambu ağacının hikayesini duydunuz mu? Bir yere bambu diktiğinizde, ilk birkaç yıl boyunca o ağaç hiçbir şekilde büyümeyecek gibi görünür. Her gün sulasanız, güneş ışığına koysanız ya da gübreleseniz bile, o ağaç gelişmez; ancak 5. yılın sonunda bir mucize gerçekleşir. Bambu ağacınız, 6 haftadan daha kısa sürede büyük ölçüde büyür ve gözlerinize inanamazsınız.
Bu hikayenin gerçek mesajı, bambu ağaçlarının ilk yıllarda toprağın derinliklerinde köklerini salmasıdır. Öyle ki, sonrasında gökyüzüne ulaşabilsinler. Bu prensip sizin yaşamınızı ve ulaşmak istediğiniz her şey için de geçerlidir. Önce nasıl büyüyeceğinizi öğrenmeli, ardından sağlam bir temel oluşturmak için çaba göstermelisiniz. Unutmayın, önce yürümeyi öğrenmemiz gerekir.
Başarı, zaman alan bir süreçtir; bir gecede her şeyin değişmesini bekleyemezsiniz. Her gün çaba gösterip daha çok çalışmaya hatta başarıyı elde etmek için temel oluşturup üstüne inşa etmeye hazır olmalısınız. Zaman geldiğinde ve hazır olduğunuzda, birden büyümeniz hızlanacak ve bambu ağacı gibi kısa süre içinde yükseklere ulaşacaksınız. İşte bu sebeple uzun vadeli düşünmeyi öğrenmek son derece önemlidir. Bir şeylerin bir anda gerçekleşmeyeceğini kabul etmek ve ulaşmak istediğiniz hedefe ulaşabilmek için sabır göstermeniz gerekecek.
7) Her Gün Yaptığınız Şeyleri Gözden Geçirin
Uzun vadeli düşünmek için her gün yaptıklarınızı gözden geçirmeniz de faydalı olacaktır. Kendinize sorun; gününüz nasıl geçiyor? En önemli alanlara mı odaklanıyorsunuz, yoksa aciliyet gerektiren ve öncelik verdiğiniz şeylere mi? Genellikle acil olanı önceliklendirdiğimiz için, uzun vadeli başarılarımız açısından faydalı olmayan şeylere yöneliyoruz. Diğer yandan, önemli bulduğumuz şeyler uzun vadede başarılı olmamız için kritik olabilir; ancak genellikle acil olmadıkları için göz ardı ediliyorlar.
Örneğin, web üzerinde yapmak istediğiniz bir arama bu anda daha acil olduğu için öncelik verilmiş olabilir; fakat bu işlem aslında hiç de önemli değildir. Akşam gelecek misafirler için mutfağı hemen toplamanız gerekebilir, ama bu durum gelecekteki başarınıza etki etmeyecektir. Bununla birlikte, yeni kurduğunuz internet şirketinin web sayfasını tasarlamak, pazarlama stratejileri geliştirmek, servisleri ve diğer bağlantıları oluşturmak ya da yeni ürünler yaratmak önemli işlerdir; fakat acil olmadıkları için genellikle göz ardı edilecektir.
Öte yandan, e-postalarınızı yanıtlamak, güzel bir logo veya web sitesi tasarlamak, çeşitli makaleleri süreli okuma ve yeni pazarlama tekniklerini öğrenmek, acil olduğu kadar da önemlidir.
Kısacası özetleyecek olursak, genellikle zamanımızı planlarken önceliği acil olan ancak çok da önemli olmayan işler üzerine koyuyoruz; ama bu görevler aslında gelecekteki başarımıza katkıda bulunmuyor. Elde edilmesi gereken işler, yalnızca hemen halledilmesi gereken şeylerdir. Önem taşıyan şeylere zaman ayırmak ise, uzun vadede size daha büyük fayda sağlayacaktır. Bu nedenle, günlük işlerinizin değerlendirmesini yaparak hem acil hem de önemli olan işlerinizi önceliklendirerek stratejik bir sıralama yaparak gelecekteki başarınıza katkıda bulunabilirsiniz. Peki, neyin gerçekten önemli olduğunu soruyor olabilirsiniz… Eğer bir şeyin tamamlanması, sizi gelecekte ulaşmak istediğiniz noktaya bir adım daha yaklaştırıyorsa, evet, bu önemli bir iştir. Dolayısıyla, kendinizi gereksiz işler yerine, başarınıza katkı sağlayacak adımlar atmakla meşgul etmek için zamanınızı bu şekilde düzenlemelisiniz.
Uzun vadeli düşünen insanlar genellikle, kendilerine en büyük sonucu sağlayacak işlere öncelik verirler. Acil ama verimsiz işlere zaman harcamazlar. Gününüzün en verimli saatlerini aslında ilerleme kaydederek geçirin; basit işleri yapmakla değil. Uykunuz geldiğinde bile basit işleri halledebilirsiniz; ama yeni bir pazarlama stratejisi geliştiremezsiniz.
Sonuç olarak
Uzun vadeli düşünmek önemli bir yetenek; ancak aşırıya kaçmamaya da dikkat etmelisiniz. Bazı insanlar geleceğe o kadar odaklanır ki, anlık sonuç almadıkları için günlerini sadece planlama yaparak geçirir; bu da onları somut bir başarıya götürmeyebilir. Bence, uzun vadeli düşünmenin yanı sıra kısa vadeli düşünmek de son derece değerlidir. Başarılı olmak için hayatınızda her iki kavrama da yer vermeli, ne zaman ne yapmanız gerektiğini bilmelisiniz.
Sürekli uzaktaki olasılıkları düşünmek, bulunduğunuz anı kaçırmanıza ya da hedeflerinizi kaybetmenize neden olabilir; bu nedenle, ihtiyaç duyduğunuz şeyleri yerine getirerek hem uzun vadeli hem de kısa vadeli hedeflerinize yönelik hareket etmeyi unutmamalısınız.
Kendinize bir soru sorun: Uzun vadeli düşünüyor musunuz? Başarılı olmak için neye ihtiyacınız olduğunu biliyor musunuz? Daha fazla uzun vadeli düşünmeye mi, yoksa yakın gelecekteki hedeflere odaklanmaya mı yönelmelisiniz?