Dönemsel Makyajlar: 1940’lı Yıllardaki Makyaj Trendleri
1940’lı yılların ortası, 2. Dünya Savaşı nedeniyle geçmiş olsa da bu dönem makyajda belirgin bir fark göstermemektedir. Ancak yine de kendine özgü bir tarzı olduğunu söyleyebiliriz.
Yüz: 1940’lı yıllarda, beyaz ten hala önemli bir güzellik standardı olarak kabul ediliyordu. Bu nedenle, cilt ürünlerinde fildişi tonları gibi açık pudralar popülerdi. Ek olarak, masumiyetten vamp kadın imajına doğru bir değişim yaşandığı görülüyor; kadınların yüz hatları, yavaş yavaş yuvarlak formlardan keskin hatlara ve kontürlere evrilmeye başlamıştı.
Gözler: Cilt ve yüz hatlarında olduğu gibi, gözlerde de daha net ve keskin bakışlar hatta baygın ifadeler oldukça rağbet görüyordu. Bu nedenle kedi gözü eyeliner stili çokça tercih edilmekteydi. Gözlerde belirgin, ince olmayan çizgilerle tasarımlardan bahsetmek mümkün. Ancak 30’lu yıllardaki canlı renk seçimlerinin yerini, daha çok toprak ve doğal tonlar almıştı. Bu dönemde de, her zaman olduğu gibi, bol miktarda maskara ve takma kirpikler ön plandaydı.
Kaşlar: İnce kaşlar her ne kadar halen moda olsa da, 30’lu yıllardaki gibi kalemle çizilmiş incelikteki kaşlar yerine, doğal görünümlü ama biraz inceltilmiş kaşlar tercih ediliyor. Kaş şekli olarak hala yuvarlak formlar yaygın olarak kullanılmaktadır.
Dudaklar: Masum kadından vamp kadına geçiş dönemi boyunca, dudaklar bu sürecin göz alıcı yıldızlarıdır. Günlük makyajda bile kullanılan kırmızı ve dikkat çekici rujlar en popüler seçimler oldu. Genellikle kırmızı ve koyu tonlar tercih edilerek dişilik ön plana çıkarılmıştır.
Allık: Şeftali ve pembe tonlarındaki doğal yanak kızarmaları gibi görünen renkler yanağa uygulanmıştır. Gölge yaratmak için kontör uygulamaları elmacık kemiklerinin hemen altında yer almaya başlamıştır.
Tırnaklar: Yuvarlak kesim manikürler yapılırken, en çok tercih edilen oje kırmızı tonları olmuştur.
Saçlar: Omuz hizasında katlı kesimlerin parmak dalgaları ile şekillendirildiği saçlar moda haline gelmiştir.
* Haberin görseli yapay zeka tarafından oluşturulmuştur.
