
Steam Deck’teki En Yeni Tutkum: Uzay Saldırıları’na Taktiksel Bir Dokunuş!
Birkaç oyun gerçekten zamansız hissi veriyor, ama Space Invaders bu listenin üst sıralarında yer alıyor. Ne zaman oynasam, modern oyunlardan çok daha fazla içine girebildiğimi hissediyorum. Oyun basit ama içinde gizli bir derinlik var. Dalgaları temizlemek için en etkili yol nedir? Yabancıların yaklaştıkça nasıl yönetilir? Her oyun, her atışın önemli olduğu bir savaş.
StarVaders bu fikri alıyor ve mantıklı bir evrime taşıyor. Yeni bağımsız oyunumuz, roguelike, kart geliştirme ve shoot-em-up türlerini bir araya getiren bir oyun. Tanımını ilk duyduğumda gözlerimi devirdim ama bir hafta boyunca oynadıktan sonra, bağımlısı oldum. StarVaders, Space Invaders oynarken hissettiğim heyecanı, başarıyla sıralı taktik formatına aktarıyor ve beni sürekli “bir tur daha” oynamaya itiyor.
Buradaki senaryo tanıdık: Uzaylılar Dünya’ya gelmiş! Şok edici, değil mi? Onları püskürtmek, bir mekanik pilotlar ekibinin görevi. Basit bir kurgu ama olayın gidişatında bazı sürpriz derinlikler var. Her tur sonunda, ne olduğunu biraz daha açan gizemli bir diyalog duyuyorum. Daha çok şey görmediğim için ne olduğunu tam anlayamasam da, daha önceki roguelike çekiciliğine hikaye derinliği katıyor.
Oynanış burada odak noktası ve her oyunda daha fazla derinlik keşfediyorum. StarVaders, Into the Breach ve Space Invaders arasında bir karışım gibi oynuyor. Her seviyede, bir ızgara tabanlı tahtada yer alıyorum. Ben altta kalıyorum ve yukarıdan farklı uzay gemileri iniyor. Her geçen turda biraz daha aşağı iniyorlar. Eğer altı sıraya girmeyi başarırsa, felaket sayaçma bir tıkanma ekliyor. Beş birikince, oyunum bitiyor.
Uzay gemilerini bu olmadan önce yenmek için, kartları oynamalıyım. Destem saldırılar ve hareketlerle bölünüyor ve her biri biraz ısı tüketiyor. Her turda, tahtayı yönetmek için hareket etmeli ve ateş etmeliyim, aynı zamanda her uzaylının özel özelliklerini de unutmamalıyım. Belki de birinin kalkanını kırmak için iki kez ateş etmem gerekebilir ya da bir turda iki kat hareket eden böceklerle başa çıkmalıyım. Başarılı bir tur, her aksiyonu boşa harcamamam gerektiği bir jonglörlükte geçiyor. Bu anlamda, Into the Breach gibi, oyunun satranç benzeri dövüş mekanizmasına giriş yapıyor.
Daha fazla oynadıkça, o çekiciliğin derinliğinin arttığını keşfediyorum. Monster Train gibi oyunlardan esinlenerek, tur arasında desteğimi güçlendirme ve pasif eşyalar kazanma fırsatım var. Bazen kartları yükseltebiliyorum, böylece temel kartları hayati araçlara dönüştürebiliyorum. Örneğin, bir temel hareketin sonunda yukarı doğru bir mermi ateş etmesini sağlamak ya da hızlı bir atışın, bir düşmanı öldürdüğünde tekrar durum etkisi kazanmasını sağlamak mümkün. Her durum etkisini ve ne anlama geldiğini anlamak için biraz zaman harcamam gerekiyor ama onları öğrendiğimde, oyunlarım çok daha verimli hale geliyor. Doğru kartlarla, sadece birkaç iyi oynanmış kartla tam bir düşman tahtasını temizleyebilirim.
Bu stratejide zeki bir risk almanın da birçok boyutu var. Her turda yalnızca üç ısıyla çalışabiliyorum. Bu sınırı aştığımda, aşırı ısınma riski taşıyorum. Yani bir kart daha oynayabilirim, ama bu kart kullanılamaz hale geliyor ve bir sonraki turda tekrar kullanabilmek için ısı harcamam gerekiyor. Aynı şekilde, düşmanların saldırılarından kaçınırken de risk almanız gerekiyor. Her turda, düşmanların benim sıram sona erdiğinde vuracağı kırmızı alanları görebiliyorum. Güvenli bir yere gitmek için hareket kartları harcayabilirim, ya da kasıtlı olarak hasar alabilirim. Eğer yaparsam, desteğime bir çöp kartı ekleniyor ve onu elemek istemiyorsam, harcamak zorundayım. Elimdekini ve ne yapabileceğini iyi bir şekilde kontrol edersen, bu riski almanın birçok durumda değer olduğunu görebiliyorsun.
Daha oyunun başındayım ama o risklerle oynarken deneyebileceğim zengin yöntemler buldum. Bazı yapılandırmalarımı, eldeki kartları bilinçli olarak temizleyip ekstra ısı almak üzerine kurdum. Diğerlerini ise tahtaya bomba yerleştirmek ve ateşleyerek patlatmak üzerine oluşturdum. Üç sınıf içerisinde kilitlenmiş birçok karakter var ve her biri kendine özgü becerilere sahip. Aynı zamanda, meta ilerleme sisteminde her seferinde yeni kartlar açıyorum. Daha zorluk seviyeleri ve hikaye görmeyi beklerken, StarVaders benim bu yıl tekrar geri döneceğim bir oyun olduğunu biliyorum. Her turda biraz daha strateji geliştirmeye başladım ve bu, oyunun yalnızca uzaylılarıyla değil, Space Invaders ruhuyla inşa edilmiş gibi hissettiriyor.
StarVaders şu anda PC’de mevcut.