Aile ve Çocuk

Neden bazı bebekler daha sık ağlar? | Anne

JCPP Advances adlı dergide yayımlanan bir çalışmada, 2 ila 5 aylık yaklaşık 1000 ikiz bebeklerinin ebeveynlerine anket uygulanmıştır. Araştırmanın amacı, ağlamanın genetik mi yoksa çevresel mi kaynaklandığını belirlemektir. Sonuçlara göre, bebeklerin 2 aylıkken ağlama süresi ve sakinleşme becerilerinin yaklaşık %50’si, 5 aylıkken ise %70’i genetik faktörlerden etkileniyor. Bu durum, bazı bebeklerin diğerlerinden daha fazla ağlamalarının yalnızca ebeveyn hatalarından kaynaklanmadığını gösteriyor.

Çalışmada, hem tek yumurta (genetik olarak %100 aynı) hem de çift yumurta (yaklaşık %50 aynı) ikizler incelenmiştir. Aynı ortamda büyüyen ikizler arasında ağlama davranışının tek yumurta ikizlerinde daha benzer olması, bu durumun genetik nedenlerle açıklanabileceğini düşündürmektedir.

Çocuk doktoru Dr. Joel Gator Warsh, araştırmanın ebeveynler için rahatlatıcı bir mesaj taşıdığını belirtiyor: “Bazı bebekler doğal olarak daha fazla ağlar. Bu, ebeveynlerin iyi ya da kötü olmasından kaynaklanmaz.” Ayrıca Dr. Tiffany Fischman, pek çok ebeveynin bebeklerini sakinleştirmeye çalışırken çaresizlik hissettiğini ve bu duygunun oldukça yaygın olduğunu ifade ediyor. Ebeveynlerin kendilerini başkalarıyla kıyaslamaktan kaçınmaları ve suçluluk duygusunu bir kenara bırakmaları gerektiği vurgulanıyor. Dr. Warsh, her bebeğin kendine özgü bir yapıya sahip olduğunu anlayarak, daha fazla sabır ve şefkat geliştirebileceklerini belirtiyor.

Zamanla nedenler değişiyor

Genetik etki önemli olsa da, bebek büyüdükçe ağlamanın nedenleri de değişir. Dr. Warsh, ilk aylarda ağlamanın genellikle refleks ve sinir sistemi kaynaklı olduğunu, 6-9 ay arasında ise bebeklerin ağlamayı bir iletişim aracı olarak kullanmaya başladıklarını açıklıyor. Bu dönemde çevre, davranış ve bebeğin mizacı daha belirleyici bir hale gelir. Örneğin, ağladığında kucağa alındığını fark eden bir bebek, bunu bilinçli bir şekilde tekrar edebilir. Dr. Fischman, bu davranışların zamanla öğrenildiğini ve bebeklerin çevrelerini etkileme becerisi kazandıklarını belirtiyor.

Her bebek zaman zaman ağlar, fakat bu durumu hafifletmek için bazı stratejiler yardımcı olabilir:

Sakin bir ortam yaratın: Loş ışık, yumuşak sesler ve nazikçe sallama etkili olabilir. Yenidoğanlar için kundaklama, rahim hissini taklit ederek bebekleri rahatlatabilir.

Rutin oluşturun: Günlük düzen, bebeklerin daha güvende hissetmelerine yardımcı olur.

Ağlama kalıplarını gözlemleyin: Yorgunluk, açlık ya da aşırı uyarılma ağlamayı tetikleyebilir.

Ten teması kurun: Kanguru bakımı her yaşta sakinleştirici olabilir.

Dikkatini dağıtın: 6. aydan sonra yeni bir nesne veya farklı bir odaya geçmek etkili olabilir.

Kendi stresinizi yönetin: Bebeğiniz sizin ruh halinizi algılar. Gerekirse yardım isteyin.

Bazen bebeklerin kendi kendine sakinleşmesine fırsat vermek sağlıklı olabilir. Ancak ağlamaya ateş, döküntü, nefes darlığı, aşırı halsizlik, sürekli ve yoğun ağlama, beslenme sorunları veya kusma eşlik ediyorsa mutlaka bir doktora danışılmalıdır. Dr. Fischman, ebeveyn içgüdülerinin genellikle doğru olduğunu ve bir şeylerin yolunda gitmediği hissi varsa dikkate alınması gerektiğini vurguluyor.

Ağlayan bir bebekle ilgilenmek zaman zaman zorlayıcı olabilir. Eğer bu durum ebeveynin ruh sağlığını olumsuz etkiliyorsa, profesyonel destek almak önemlidir. Dr. Fischman, “Sınırınıza geldiğinizi hissediyorsanız, yardım istemenin zamanı gelmiştir” diyor.

Referanslar

Melissa Willets. “New Study Reveals a Big Reason Some Babies Cry More Than Others”. Şuradan alındı: https://www.parents.com/babies-crying-is-genetic-11769186 (10.07.2025).