Her Gün Çocuklarınıza Bu 5 Soruyu Sorun! | Anne

Ebeveyn ve çocuk arasındaki duygusal bağ, sağlıklı iletişim kurduğunuzda daha da güçlenir. Çocuklarınıza yöneltebileceğiniz bu 5 soru, genellikle 6 yaşında ortaya çıkan duygusal boşluğun kapanmasına yardımcı olabilir.

Bazen ebeveynler olarak, çocuklarımızın ihtiyaç duyduğu duygusal talepleri gözden kaçırabiliyoruz. Ancak çocuklar, akşam yemeğinde sıcak bir yemek ve kısa bir sohbetten çok daha fazlasına ihtiyaç duyar. Onlarla özdeşleşmek için empati geliştirin. Ebeveynler, sağlıklı bir bireyin nasıl olduğunu modellemenin yanı sıra, çocuklarımızın olumsuz duygularını yönetmelerine yardımcı olma sorumluluğunu da taşır.

Çaresiz hissetseniz bile ve çocuklarımızın bunu öğrenmelerinin tek yolunun bir terapist olduğunu düşünseniz de, bu durumu değiştirebilir ve çocuklarımızı doğrudan etkileyerek onların duygusal gelişimleri için katkıda bulunabilirsiniz.

Bazen çocuklarınızın dışarıdan yardıma ihtiyaç duyabileceği zamanlar olabilir. Ebeveynlerini dinlemekten başka bir yetişkinden tavsiye almak daha iyi olabilir. Bu yüzden, yaşlandıkça, diğer sağlıklı bireyleri hayatlarından çıkarmaya onları teşvik etmeyin.

Ebeveynlik, her zaman tüm cevaplara sahip olamayacağınızı kabul etmeyi içerir ve bu, sorun değildir. Önemli olan, çocuklarınızla daha güçlü ilişkiler kurmak için her şeyi araştırma ve anlama çabasıdır. Bu süreçte, en iyi şekilde iletişim kurmalı ve onlara duygularıyla başa çıkmaları için yardımcı olmalısınız.

“Bugün duygusal olarak nasıl hissediyorsun?” sorusunu sorarak çocuğunuzun iç dünyasını anlamaları için yeni bir kapı açabilirsiniz, özellikle de biraz üzgün olduklarını fark ettiğinizde.

Bu soruyla “hisler” ve “duygular” kavramlarına hitap ederek, onlara hissetme ve duygu paylaşma mesajını vermiş olursunuz. Böylece çocuklar, hissetmenin ve duygularını paylaşmanın her zaman kabul edilebilir olduğunu öğrenirler. Aynı zamanda empati geliştirir, güvende hisseder ve duygularına önem verdiğinizi anlarlar.

Sakın söylemeyin…

“Sorun ne?” diyerek bir şeylerin yanlış olduğunu varsayarsınız. Bunun yerine, kalplerini açmalarına izin verin. Her zaman yanlarında olduğunuzu ve onları cezalandırmadan sizinle her konuyu paylaşabileceklerini ifade edin. Yargılamadan bir ortam oluşturmaya özen gösterin. Eğer size açılsalar, yanıt vermekten veya durumu düzeltmektense, onları anlamak için dinlediğinizden emin olun.

Onların sorununu dinledikten sonra hemen tavsiyenizi vermeye çalışmayın. Eğer çocuklarınızın yardıma veya yönlendirmeye ihtiyacı olduğunu hissederseniz, onlara tavsiyede bulunmanın uygun olup olmadığını sorun. Kendi fikirlerinizi dayatmamaya dikkat edin.

“Bunu yaşadığın için çok üzgünüm. Senin için buradayım. Seni seviyorum. Bu durumda ne yapacağımı bilmek ister misin?” gibi ifadelerle yaklaşın. Eğer sizden tavsiye istemiyorlarsa, bırakın. Onlar için orada olduğunuzu bilmeleri çok önemlidir.

Aile içinde geçirilen zaman, birlikte gerçekleştirebileceğiniz en değerli şeylerden biridir. Ancak bu zamanın verimli olduğundan emin olun. Telefonunuzu kontrol etmediğiniz veya yalnızca kendi yapmak istediğiniz şeylerle zaman geçirmediğinizden emin olun.

Çocuklarınızla sevdikleri etkinlikleri yapmak için sınırlı bir zamanınız bile olsa, bu onların gözünde dünya kadar önemli olacaktır. Eğer her gün çocuğunuzla 15 dakika bile vakit geçiremiyorsanız, harekete geçmeli ve o zamanı bulmalısınız. Bu durumu yargılamadan ifade ediyoruz; çocuğunuzun duygusal gelişimi için onlarla birlikte vakit geçirmeniz gereklidir. Bu son derece önemlidir.

Boşluğu doldurun. Çocuğunuza evet veya hayır ile yanıtlanamayacak sorular sorun. Hızla “HAYIR” demek yerine, onların cevap vermesini düşünmesine fırsat tanıyın. Bu soruları çocuğunuza okuldan döndükten sonra sorun. Bazen bir yanıtlama isteği olur, bazen olmayabilir. Önemli olan, onların gününü merak etmenizdir. Onlara kötü muamele edilip edilmediğini bilmek istersiniz. Çocuklarınızın, ergenlik dönemlerinde en basit ve gündelik olayların bile sizde önem taşıdığını hissetmeleri gereklidir. Duygusal olarak sağlıklı bir ilişki, sabır ve anlayış gerektirir.

İyi bir sohbet başlatmak için bu soruları sormanın yanı sıra, hayatlarında olan olumlu şeylere de dikkat etmelerine yardımcı olmanız önemlidir. Batı medeniyetinde çocuklar maalesef sahip oldukları şeylerin kıymetini bilmezken, eksik olanlar konusunda son derece bilgilidirler. O halde, mutlu ve minnettar çocuklar nasıl yetiştirebiliriz? Minnettar olmanın ne anlama geldiğini onlara açıklayabilir ve bu durumu zorlamadan, her gün neye minnettar olduklarını sorabilirsiniz.

Bu soruyu, her gün değil, üzgün göründüğünde sormak daha uygun olacaktır. Çocuğunuz için güvenli bir alan oluşturmalısınız. Onlara, konuşmalarımızda hiçbir şekilde yargılayıcı olmadığımızı, daima yanlarında olduğumuzu ve en iyisini istediklerini bilmelerini sağlamak önemlidir.

Çocuğunuzun hayatında hem harika hem de talihsiz olaylar yaşanacaktır. Ancak önemli olan, bu olayları paylaşmalarına olanak tanıyan bir ortam oluşturmaktır. Onların sizden saklamak yerine, kötü olayları paylaşırken kendilerini güvende hissetmelerini istemez misiniz? Bu ortamı oluşturmak için onlara iyi bir yaklaşım sergilemelisiniz. Eğer çocuklarınız, sizinle paylaşılması zor olan kritik bir durumu paylaşırsa, onu ödüllendirin, cezalandırmayın. “Bunu paylaşmak zor olabilir.” diyerek, duygularını ifade etmenin sıkıntı olmadığını kabullenmelerine yardımcı olun.

Yargılamadan, kınamadan en derin ve karanlık duygularını paylaşma konusunda güvenli bir alan sağladığınızı bilmeleri gerekir.

Referanslar:

“Mentally Strong Children Are Asked These 5 Things Daily”. https://wordfromthebird.blog/the-blog/emotionally-healthy-kids-have-parents-who-ask-these-5-questions-daily/