Magazin

50 Yıllık Suskunluğunu Bozdu: ‘Beni Bu Evliliğe Ablam Mecbur Etti!’

Gülden Karaböcek, ablası Neşe Karaböcek’in “İşte Benim Masalım” adlı kitabındaki ihanet iddialarına ilk kez yanıt verdi.

Ünlü sanatçı Neşe Karaböcek, kendi yaşam hikâyesini paylaştığı “İşte Benim Masalım” adlı kitabını okuyucularıyla buluşturdu. Kitabın tanıtımında dikkat çekici açıklamalarda bulunan Karaböcek, yaşadığı kayıpları ve hissettiği öfkeyi dile getirirken, kardeşi Gülden Karaböcek’i affetmediğini ifade etmişti.

Bu açıklamaların ardından gözler Gülden Karaböcek’e çevrildi. Yıllardır sessiz kalan Gülden Karaböcek, 50 yıl aradan sonra “Neler Oluyor Hayatta” programının koordinatörü Reyhan Şan Tunaboylu’na konuştu.

Olayların asla anlatıldığı gibi olmadığını dile getiren ve pişmanlıklarını dile getiren Karaböcek’in mühim açıklamalarından bazı başlıklar şöyle;

“OKUMADIM AMA OKUYACAĞIM”

“Kitabı kızım aldı ama henüz okumadım çünkü vaktim olmadı. Konserlere gidip geliyorum ve oldukça yorgunum. Okuyacağım. Benimle ilgili yazılanlara önem veriyorum. Doğru mu yazdığını bilmiyorum. Mutlaka okumam lazım.

Eğer kitapta bazı yalanlar varsa, buna karşı herhangi bir tepkim olmayacak çünkü ben, gerçekleri açığa çıkararak ailemin rezil olmasını istemem. Böyle bir şey çok kötü olur. Ortada büyük bir oyun var.”

Gülden Karaböcek, eniştesiyle neden evlendiğini de açıkladı.

“BENİ BU EVLİLİĞE MECBUR ETTİLER”

Gülden Karaböcek, “Neden eniştenizle evlendiniz?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Bu hikâye uzun ve karmaşık. Derinlemesine anlatmam gerek. Burada bunu yapmak istemem. Yani bir aşk hikâyesi söz konusu değil. Olayı böyle yansıtmak onun yararına oldu. Eğer beni mecbur etmeseydi, bu evliliği yapmazdım. Evet, mecbur kaldım. Ablam beni zorladı.”

“AŞK YOKTU, ABLAM MECBUR ETTİ BU EVLİLİĞE”

“Ablam beni açığa çıkardı, adımı ifşa etti. Beni rezil etmeye çalıştı. Bir taşla birçok kuş vurmaya çalıştı! Hem sahneden mahrum bırakacaktı hem de küçük düşecektim. Kendini mağdur gösterdi. Ve öyle de oldu.”

“Ablam, beni daha önceden kötüleyerek sokakta bırakmak istedi. Ne eniştem ne de ben birbirimize aşık olduk. Her şey, olayların akışı içerisinde gelişti. Ben yalnızdım. Gidecek yerim yoktu, parasızdım ve bu yüzden mecbur kaldım. Eniştemin de kendi planları vardı.”

“Onun bana yardım etmek istediği izlenimini kazandım. İlk başta iyi niyetli görünüyordu, ancak sonrasında birlikte bir plak yapmamıza rağmen benim emeğimin karşılığını vermedi. Bir ev tutmak istediğimde destek olmadı.”

“Ablam bir taraftan, ‘Evlensin, ortada kalmasın,’ diyerek röportajlar verdi. O zamanlar, yeni yeni kariyerimi inşa etmeye çalışan biriydim. Evliliğimiz 12 yıl sürdü ve bir çocuğumuz oldu.”

“Buna rağmen karşı taraf her seferinde ‘Beni aldattılar’ diyerek şikayet etti. Başka bir detayı yok. Bu sır benimle kalacak.”

“İnsanlar büyük konuşmamalı, hayat ne getireceği belli olmaz.”

“ÇOK PİŞMANIM, KEŞKE HİÇ DOĞMASAYDIM”

“Bu evlilikten pişmanlık duyuyor musunuz?” sorusuna ise şöyle yanıt verdi:

“Kınamak çok kolay. Evet, pişmanım. ‘Keşke hiç doğmasaydım’ diyorum. Ablam beni affetmeyeceğini ifade ediyor çünkü affederse mağduriyeti sona erer. Bakın, nefret ettiği bir insan sayesinde müzik yapıyor ve kitap çıkarıyor. Eğer ben olsaydım hiç ona tenezzül etmezdim.”

Gülden Karaböcek, özlem dolu ifadelerle ablasını özlediğini de belirtti.

“BENİ AFFETMEZ, ÇÜNKÜ AFFEDERSE MAĞDURİYETİ BİTER”

“Oğlunun kaybı için ağlıyor, ama bana kapalı davranıyor. Oğlunun vefatına üzüldüğünü söylüyor ama eğer gerçekten mahzun olsaydı, yıllardır neredeydi?”

“Babam, bana bu soyadını verdiği için onun cenazesine gitmedi. Beni desteklediği için babasından nefret ediyordu. Hayattayken bu kitabı neden çıkarmadı? Artık gizlenmeyi öğrendim. Üzülmek istemiyorum. ‘Doğduğun ev kaderindir’ derler ya, benim içimde de öyle bir kader var. Keşke kardeşim olmasaydı.”

“Çocukluğumu ve gençliğimi yaşayamadım. Evlendiğimde sadece 20 yaşındaydım. Hiçbir zaman kalkıp da ‘Eniştemle evleneceğim’ demedim.”

“Artık 70 yaşındayım. Bundan sonra ne olacak? Beni Allah koruyor. Hâlâ ayakta durabiliyorsam, bu da Allah’ın bana bir lütfu.”

“ÇOK ÖZLEDİM ABLAMI”

Gülden Karaböcek’in söylediklerinde özlem ve pişmanlık açıkça görüldü. “Ablanızı özlüyor musunuz?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Tabii ki özlüyorum. Onun o yumuşak yanaklarını öpmek istiyorum. O beni affetmedi ama biz de ömrümüzün sonuna geldik. Zaman ne getirir, bilemeyiz. Ama mahşerde her şey açığa çıkacak. Ben mahallenin tellalı gibi çıkıp her şeyi anlatamam.”