İlk Görüşte Aşk Gerçek Mi? Yeni Araştırma Cevaplıyor

Aşk, ilk bakışta mı yoksa tanıdıkça mı oluşur? Bu sorunun cevabı her zaman belirsizlik taşımıştır. İsrail’deki araştırmacılar, aşkın ilk görüşte mi yoksa zamanla mı geliştiğini ortaya koymak amacıyla bir çalışma gerçekleştirdi. Sizce aşk ilk görüşte mi oluyor, yoksa zamanla mı?

Uzmanlar, birbirlerine çekim duyan romantik çiftlerin belirli bir süre sonra benzer tepkiler verdiklerini ve hatta beden dillerinin de eşzamanlı hale geldiğini açıklıyor. Araştırma ayrıca erkeklerin karşıt cinslerden, kadınların ise zıt cinslerden daha fazla etkilendiğini de gösteriyor.

Bu çalışma, Kudüs İbrani Üniversitesi’nden (HU) akademisyenler tarafından yürütüldü ve Scientific Reports dergisinde yayımlandı. İlgilenen çiftler, gün boyunca gülümseme, baş sallama ve kol ile bacaklarını hareket ettirme gibi fiziksel davranışları senkronize ettiler. Psikoloji Bölümü’nden araştırmacı yazar Dr. Shir Atzil, “Bir partnerle bağ kurmak, bedenlerimizin ne kadar uyum içinde olduğuna bağlıdır” şeklinde belirtti.

Eş seçiminde klasik teoriler, yüz biçimi, saç rengi ve kalça genişliği gibi doğurganlık göstergeleri gibi anlık ve ‘statik özellikleri’ vurguladığını ifade ediyor.

Araştırmacı yazar, “Ancak, bir etkileşim sırasında ilk çekimin nasıl oluştuğunu veya iki kişi arasında duyulan çekim anında meydana gelen karşılıklı fizyolojik ya da davranışsal uyumları göz önünde bulundurmuyorlar” dedi.

Çalışmada, romantik ilişki arayışında olan 16 erkek ve 16 kadın olmak üzere toplam 32 lisans öğrencisi ile çalışmalar yapıldı. Katılımcıların tanışıp sohbet ederken bilek bantları aracılığıyla elektrodermal aktiviteleri kaydedildi. Tarihler boyunca her partnerin baş sallama, kol hareket ettirme ve bacak değiştirme gibi davranışları izlendi. Her çift, karşılıklı olarak duyduğu romantik ilgi ve cinsel çekim hakkındaki düşüncelerini zamanın sonunda ifade etti. Beş dakikalık süre zarfında aynı davranışları sergilemek, karşılıklı romantik ilgi ile önemli ölçüde ilişkiliydi.

İlginç bir şekilde, eşzamanlılık derecesi, erkeklerin ve kadınların romantik duygularını farklı şekillerde etkiledi. Eşzamanlılık, her iki cinsiyette de çekiciliği öngörse de, kadınlar yüksek eşzamanlılık gösteren erkeklere cinsel olarak daha fazla ilgi duydular.

Dr. Atzil, “Çalışma, çiftlerin fizyolojik durumlarını birbirleriyle senkronize ettiklerinde ve randevu sırasında partnerlerine göre davranışsal hareketlerini uyarladıklarında romantik bir şekilde birbirlerine çekildiğini açıkça göstermektedir” dedi.