Hamilelikte Cinsel İlişki: Zararlı Mıdır? Hangi Pozisyonlar Tercih Edilmeli?
Çiftler için normal bir rutinin parçası olan cinsellik, hamilelik döneminde bebek zarar görme kaygısıyla tereddütlere yol açabiliyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Selcen Bahadır, gebelikte cinsel ilişkinin zararları, faydaları ve hangi pozisyonların tercih edilmesi gerektiği gibi merak edilen konuları yanıtladı.
Gebelikte cinsel ilişkiye girilir mi?
Öncelikle cinsellik ve cinsel ilişki (cinsel birleşme) yani seks kavramlarını ayırmak gerekir. Cinsellik, sadece cinsel organları içermeyen, tüm bedeni, ruhu ve beş duyuyu kapsayan bir deneyimdir. Cinsellik, konuşma, bakışma, sarılma, flört etme, mesajlaşma, dokunma ve öpüşme gibi eylemleri de içerebilir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre cinsellik; “Fiziksel, duygusal, entelektüel ve sosyal yönlerin iletişim, kişilik ve aşkı zenginleştirici etkilerini içeren bir birleşimdir. Cinsel bir varlık olarak insanın sadece bedensel değil; duygusal, düşünsel ve toplumsal bütünlüğünü sağlayan, kişilik gelişimi, iletişim ve sevgi paylaşımını olumlu yönde zenginleştiren sağlıklı bir durumdur.” Dolayısıyla cinsellik bireyleri yakınlaştıran, yalnızca cinsel eylem değil, aynı zamanda duygusal olarak da yapılan sağlıklı bir deneyim olarak tanımlanabilir.
Araştırmalara göre, çiftlerin çoğu 7. gebelik ayına kadar cinsel aktiviteye devam etmektedir. Ancak %10 oranında çift, gebeliğin başlangıcından itibaren cinsellikten kaçınmaktadır. Çalışmalar, çiftlerin yaklaşık 1/3’ünün 9. aya kadar cinsel birlikteliğe devam ettiğini göstermektedir. Kadınların, gebelik süresince duygusal ve cinsel ihtiyaçları devam ederken, gebeliğin son dönemlerinde genellikle vajinal birleşmeden kaçındıkları görülmektedir. Araştırmalar, yüksek riskli gebelikler hariç, gebeliğin her döneminde cinselliğin yaşanabileceğini ve annenin ile gelecek bebeğin sağlığına zarar vermediğini ortaya koymaktadır. Ayrıca penetratif olmayan cinsel aktivitelerin tüm gebeler için uygun olduğu belirtilmektedir.
Gebelikte cinsel ilişki bebeğe zarar verir mi?
Gebelikte cinsellikten kaçınmanın en yaygın nedenlerinden biri, anne karnındaki bebeğe zarar verme korkusudur ve bu korku çiftlerin %30-50’sinde görülmektedir. Erken gebelik dönemlerinde cinsel ilişkiye dair en büyük endişe, bebeğin düşmesidir. Ancak araştırmalar, cinsel ilişkinin gebelik kaybı ile ilişkilendirilemeyeceğini, mevcut bir kanama durumu dışında, gebeliğin erken dönemlerinde cinsel ilişkinin olumsuz etkisi olmadığını göstermektedir. Ayrıca ruh halindeki değişiklikler, örneğin beden değişiklikleri nedeniyle duyulan kaygılar, çiftlerin yakınlaşmasını ve cinsel ilişkiyi destekleyebilir. Toplumda başka bir inanç ise, cinsel ilişkinin erken doğuma neden olabileceğidir. Cinsel ilişki kasılmalara yol açar ve su kesesinin açılmasına neden olur düşüncesi yanlıştır; araştırmalar, cinsel birlikteliğin ve orgazmın erken doğum, erken membran rüptürü veya düşük doğum ağırlığı gibi durumlarla ilişkili olmadığını ortaya koymaktadır. Ayrıca, gebelikte cinsel ilişki veya penis, bebeği sakat bırakmaz.
Gebelik sürecinde cinsel ilişkinin zararları nelerdir?
Gebelikte cinsel ilişki riskli olabilecek bazı durumlar vardır. Belirlenmemiş vajinal kanama, rahim ağzı kısalığı, erken doğum eylemi, amnion sıvısının gelmesi ve plasenta previa (bebeğin eşinin önde olması) gibi durumlar, hem bebek hem de anne açısından tehlikeli olabilir. Bu durumlar enfeksiyon veya ciddi kanama gibi sonuçlar doğurabilir. Çoğul gebelik de riskli kategorisine girebilir. Ancak tüm bu sorunlar, düzenli kontroller sırasında jinekologlar tarafından tespit edilebilir. Yüksek riskli gebeliklerde, suyu gelmiş hastalarda yapılan oral seks, enfeksiyon riskini artırabilir.
Gebelikte cinsel ilişkinin faydaları nelerdir?
Dünya Sağlık Örgütü’nün cinsellik tanımını esas alarak, “insanlar cinsel varlıklardır ve cinsellik genel sağlığı artıran deneyimlerden oluşur” diyebiliriz. Gebelik, hem anne hem de baba adayı için tıbbi, psikolojik ve ilişkisel değişiklikler içeren bir dönemdir. Hormonların etkisi kadınlarda bazı ruhsal ve cinsel sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. Öte yandan, yeni rollere ve kimliklere yönelik duyulan heyecan ve merak, bazen kaygı yaratabilir; bu durum da her iki tarafın cinsel sorunlar yaşamasına sebep olabilir. Gebelik döneminde cinsel ilişki, çiftleri bu özel zamanda birbirlerine yakınlaştıran, anın tadını çıkarmalarına yardımcı olan ve olumsuz duyguları azaltan bir deneyimdir. Özellikle orgazm sonrası salınan kimyasallar, kadının kendini iyi hissetmesine katkıda bulunabilir. Kadının arzulanabilir hissetmesi ve kendini güzel hissetmesi, onun ruhsal olarak sağlıklı bir gebelik süreci geçirmesine olanak tanıyabilir. Cinselliği sadece cinsel birleşme olarak değil, farklı cinsel davranışların da sergilendiği bir deneyim olarak değerlendirmenin önemli olduğu unutulmamalıdır.
Hangi durumlarda gebelikte cinsel ilişkiden kaçınmalı?
Nedeni bilinmeyen kanama, erken doğum riski ve plasenta previa gibi durumlarda gebelikte cinsel ilişkiye girmemek kesinlikle önerilir. Daha önce erken doğum yapmış olma veya çoğul gebelik de cinsel ilişki açısından riskli durumlar olup, ancak cinselliği daha geniş bir pencereden ele alırsak, romantik ve erotik yakınlaşmaların yapılmasında genellikle sorun görülmemektedir.
Cinsel yaşam gebeliğin kaçıncı ayına kadar devam edebilir?
Yapılan araştırmalara göre, herhangi bir risk taşımayan tekil gebeliklerde cinsel yaşam açısından bir sorun söz konusu değildir. Çiftler, kendilerini güvenli ve iyi hissettikleri, cinselliği iki taraflı arzuladıkları sürece cinsel yaşamları devam edebilir. Bununla birlikte, gebelik hormonlarının etkisiyle artan uyku isteği, ruhsal değişiklikler, bulantı ve kusma gibi durumlar, özellikle ilk üç ayda сексуal ilgiyi etkileyebilir; ayrıca karnın büyümesi nedeniyle oluşabilecek pozisyonel zorluklar ve doğuma dair kaygılar son üç ayda cinsel isteği azaltabilir.
Gebelikte hangi pozisyonda ilişkiye girilmelidir? Partner desteği nasıl olmalıdır?
Çiftlerin rahat ettiği pozisyonlar gebelik haftasına göre değişiklik göstermektedir. İlk üç ayda, misyoner pozisyonu (erkeğin üstte olduğu) en çok tercih edilen pozisyondur. Ancak çiftler bu aşamada kendi isteklerine bağlı olarak farklı pozisyonlarda da cinsel eylemde bulunabilirler. Kadının üstte olduğu pozisyonlar, ikinci üç aydan itibaren daha fazla tercih edilmektedir. Gebeliğin ve annenin karnının büyümesi, bu pozisyonu daha uygulanabilir hale getirebilir. Çiftler, gebeliğe baskı yapmayan kaşık pozisyonunu veya arkadan giriş pozisyonlarını da seçebilirler. Partnerler, gebeliğin hassas bir süreç olduğunu bilerek, eşlerinin konforunu gözetmeli ve cinselliği sadece mekanik bir eylem olarak değil, duygusal ve romantik bir deneyim olarak ele alarak, kadının rızası dışında eylemlerde bulunmaktan kaçınmalıdırlar. Eşlerinin bu dönemde hormonal değişimlerin etkisiyle daha duygusal olabileceğini unutmayıp, anlayışlı olmalıdırlar. Bununla birlikte, cinsel eylemlerden tamamen kaçınmak, çiftlerin birbirlerinden uzaklaşmasına neden olabilir.
Eklemek istediğiniz önemli bir nokta var mı?
Gebelik, çiftler için özel bir dönemi temsil etmektedir. Kadın ve erkek, anne ve baba kimliklerine geçiş yaptıkları bu süreçte bazı kaygılar yaşayabilirler.
Anne ve baba figürlerinin kutsal kabul edildiği kültürlerde cinselliğin yaşanması veya bu konuda düşünülmesi hoş karşılanmayabilir. Bireylerde hormonal, fiziksel, duygusal, ruhsal ve ilişkisel değişiklikler olabileceğini ve cinselliğin sadece mekanik bir eylem değil; aynı zamanda romantik ve erotik oyunların da birleşimi olan bir iyi hissetme durumu olduğunu bilmek önemlidir. Önerim, gebeliği takip eden doktorunuzla cinsel yaşama dair kaygılarınızı paylaşmanızdır. Eğer gebeliğinizle ilgili bir risk yoksa, cinsel yaşama devam etmekte bir sakınca bulunmamaktadır. Unutulmaması gereken en önemli şey, cinselliğin yalnızca penetratif eylemleri değil, tüm ruhsal ve bedensel duygu ve davranışları kapsadığıdır.